tag:blogger.com,1999:blog-34573135783013708402024-03-13T09:00:31.513-07:00Metin ÖGTEMBilgisayar Mühendisimetinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.comBlogger82125tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-36911224486856869862014-04-13T16:32:00.003-07:002014-04-13T16:47:08.942-07:00Turkcell Geleceği Yazanlar Uygulama Maratonu - ( Yazamadı )<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhrA-Ts-HS44Cy8NGrPsPGLLpqCD7CQfuHA6pBtntJfdX62gMRmdgvbNgrxRykolIseWPZBurZOseSVzqw2UAHih06MbQRCd3XcCeuXoh0sJRr-B-UTrpMBFAfiUpr31IFJsafSLIApTabo/s1600/IMG-20140405-WA0001.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhrA-Ts-HS44Cy8NGrPsPGLLpqCD7CQfuHA6pBtntJfdX62gMRmdgvbNgrxRykolIseWPZBurZOseSVzqw2UAHih06MbQRCd3XcCeuXoh0sJRr-B-UTrpMBFAfiUpr31IFJsafSLIApTabo/s1600/IMG-20140405-WA0001.jpg" height="320" width="240" /></a></div>
Merhaba . Bir önceki yazımda Turkcell in geleceği yazanlar uygulama maratonuna başvuru sürecini yazmıştım ve inş. kazanırım diyodum . Dularım ve CV'im tuttu ki kabul ettiler ve ilk olarak 26 saat sürecek etkinliğe katılmamız istendi .<br />
<br />
Başvururken tek gitmek istemediğim için başkalarıyla grup olup birlikte gitmek istiyodum fakat başvuru sırasında herkesin cv sini istiyolardı ve bende de sadece kendi cv im var . Mecburen tek katıldım . Kabul edildikten sonra ufak bi mail trafiğiyle istediğimi grubuma alma bileti kazandım fakat öyle oldu böyle oldu derken yine tek gittim, keşke tek gitmeseydim.<br />
<br />
Gittiğimde orda mezun olduğum okulda alt sınıftan birini gördüm ve sevindim . Tek sayılmazdım orda fakat tabii yakın bi arkadaşın yerini tutmuyo. İlk izlenimlerim çok güzeldi , mekan çok güzel ve ferah . Yemekler iyi , gruplar pro gibi yani ciddi ciddi hazırlanıp gelenler vardı . Ben bilg. kapıp gittim fakat orda herkeste bi kalem defter görünce utandım . "Heeeee bi de not almak lazım dimiiii " diye aklımdan geçti .<br />
<br />
İlk sunum çok güzeldi Turkcell genel müdür yardımcısı konuştu . Turkcell ceo su Süreyya Ciliv katılmadı fakat video çekmiş onu gösterdiler . Vali Mutlu nun <a href="https://twitter.com/Valimutlu/status/343576172296302593" target="_blank">"aranızda olmak isterdim"</a> ve "ben de ufakken teknolojiye meraklıydım" tarzında videosunu izlettiler . Zaten orda olmasını beklemiyodum fakat video ile bize hoşgeldiniz demesi çok hoşuma gitti . <br />
<br />
Daha sonraki sunumlar biraz alakasız şeylerdi . Sağlık sektöründeki abimiz "biz mobile iş yapıyoruz ama kendimiz yapıyoruz , dışarıdan destek almıyoruz" . Doğa kolejindeki başka bi abimiz yine "işlerimizi in-house (çok kullandı bu kelimeyi) yapıyoruz , dışarıdan destek 0" temalı konuşma yaptılar . Tabii insan içinden sormadan edemiyo . Madem destek almıcaksınız , biz içeri giremicez niye içerisi çok güzel diyosun ??? Bizi kıskandırmaya falan mı kalkıyolardı acaba<br />
<br />
Daha sonrasında speed networking denen olaya geçildi . Speed networking i isim olarak bilmiyodum fakat ne işe yaradığını biliyodum . İlk defa yapıcağım için de çok heyacanlıydım . Speed networking i kısaca tanımlamak gerekirse : "mentorlar oturuyo sen kısaca kendini anlatıon , sonra diğerine geçip aynı şeyi yapıon . Süre sınırı var (1.5 dk) " . Normalde 40 - 45 mentor olması lazımdı fakat benim olduğum zaman 20 tane vardı , diğerleri de ilerleyen saatlerde gelicekmiş . Ben yaklaşık 18 tanesiyle görüşebildim . İlk görüşmede zaman yetmio fakat ilerledikçe az kelimeyle kendini daha iyi anlatabiliyosun . Hatta bir mentorla görüşürken ilk saniyelerden sonra "biz o işi yapmıyoruz" dedi ve "heeeeeee" diye kaldım . 1.5 dk nın 30 sn sinde adam o işi yapmıyoruz diyince geri kalan zamanda South Park sessizliği oldu aramızda . Adam yalandan bişey arıyo gibi yaptı ben adama bakıyorum belki bişey der die derken allahtan zaman bitti de kurtulduk . Sen 1.5 dk da kendini anlatıyosun ama önündeki anlatamıyo . Onları bekliyosun ve 45 sn kafadan gidiyo zaten . Bi de arkadan gelen "bizim sıramız geldi" diyince bazı görüşmeler merhaba dan ileri gitmedi .<br />
<br />
Görüşmelerin çoğundan güzel geri dönüşler aldım ama 40 kişi varken sadece 18 kişi ile görüştürmeleri de çok saçma oldu ve küstürdü biraz. Özellikle Murat Yener ve Muharrem Taç ile görüşmek için bekliyodum fakat Muharrem Taç ile görüşemedim çünkü sonradan geldi . Murat Yener ile görüşürken de "Merhaba ben Metin . Yaptıklarınızı ilgiyle takip ediyorum..." tarzı hayranlık cümlesi kurdum ve sonra birazcık projemi anlattım . Daha sonra o bana projeyle ilgili bişeyler söyledi fakat Murat Yener ile görüşme heyecanı olsa gerek ne dediğini hatırlamıyorum . En çok onunla görüşürken heyecanlandım ve bu maratonun bana en büyük katkısı Murat Yener ile görüşme oldu . Bi de <a href="https://www.mekanist.net/" target="_blank">mekanist</a> sahibi projemle ilgilendi . O da hoşuma gitmişti<br />
<br />
Sunum , görüşme , yemek derken iş projeleri hazırlamaya geldi . Mentor görüşmelerinden sonra bi mentor bizi seçicek ona göre proje şekillenicek sanıyodum fakat dediklerine göre biz projeyi bi temellendiricez sonra mentorlara sunum yapıcaz ve öyle bizi seçiceklermiş . Yani bi anlamda biz projeye başlıcaz onlar "olmamış , şöyle yap" diyecek ve biz gece boşu boşuna çalışmış olucaz . Bunu duyduğumda ortamdan ve maratondan soğudum . O kadar speed networking den sonra bunu duymak çok saçma oldu . Adamlar daha az önce dinledikleri adamların projelerini hatırlamazken diğer günü projeyi seçicek , çok saçma .<br />
<br />
Başka bi saçma olay ise seçilenler ve seçilme tarzları . Maratonda galiba kardelenler falan wardı yani o zaman twitter paylaşımlarına bakarak kardelenleri seçtikleri görülüyodu . Bu kabul edilebilir ve mantıklı fakat seçim kesinlikle adil değildi . Sanırım indir.com un da yakın zamanda uygulama geliştirme maratonu varmış ve Turkcell le pişti olmuşlar . Turkcell de "geleceği yazanlar projesi çok güzel. Bak kullanan herkez 0 dan uygulama yapıyo" izlenimi vermek için daha önceden uygulama geliştirmiş ve store larda uygulaması olan kişileri seçmişler . Yani 0 dan yetiştirdiklerini değil de daha önceden bilgisi olan ve 6 hafta sonunda uygulama çıkarma garantisi olanları seçmişler .<br />
<br />
Maratona yaklaşık 600 kişi vaşvurmuş 185 kişi (60 grup) seçmişler . Bu 185 kod yazma maratonunda en büyük rakammış ve bu da demek oluyo ki 60 uygulama çıkıcak ve Türkiye geneli rekor kırıcaklar. 60 uygulama çıkıcak diyolar çünkü zaten bu 60 grubun uygulaması war , +1 uygulama niye olmasın . Bence yapılması gereken sitede çok vakit geçirip çok emek harcayanları seçmek olmalıydı . Ben sitede toplam 3 saatimi geçirmedim ve başvururken projeme de çok genel şeyler yazdım . Bi proje söylemedim bile sayılır . Android + IOS testlerini başarıyla geçtim ama derslerine bakmadım bile . Bi de katılanlardan bi grup "Microsoft dreampark" a katılmış . Yani ödül avcısı sayılabilicek cinsten . Bir diğer ödül avcıları ise takım elbiseliler :) . Katılanların %99 u genç ve kot - t-shirt giyinirken abilerimiz sanırım iş yerinden gelmiş olucaklar ki takım ile gelmişlerdi ve her hallerinden bu işi yaptıkları bellii . Yani 1. , 2. , 3. belli 4. , 5. kim olucak yarışması gibi bişeydi .<br />
<br />
Bütün bunları gördükten sonra 6 hafta boyunca reklam malzemesi olarak , kendimi yıpratarak , şansa gıcık bi mentora denk gelerek geçireceğime baştan bırakayım dedim ve mentor görüşmelerinden 1-2 saat sonra kalsam mı gitsem mi vicdani hesaplaşmadan sonra gitme kararı aldım ve çıktım ordan . Bana ordan kalan tek şey kullanışsız bi yaka kartı oldu . Bu kartla ne giriş yapabiliyosun ne çıkış , sadece isimmim yazıyo . Bi de t-shirt wardı fakat şansızlığım yüzünden alamadım onu<br />
<br />
6 hafta sonunda umarım güzel projeler çıkar ve ödül avcıları harici gruplar ödülleri kazanır ve umarım sadece Turkcell in reklam malzemesi olmazlar .<br />
<br />
Düşünsene 6 hafta sonunda kendini gereksiz yıpratmadan proje çıkarıyosun ve hakkını doğru dürüst alıyosun . <br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://galeri8.uludagsozluk.com/437/dusunemedi_524737.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://galeri8.uludagsozluk.com/437/dusunemedi_524737.jpg" height="232" width="640" /></a></div>
<br />
<br />
<br />metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com7tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-8944616159017001852014-03-14T16:59:00.002-07:002014-03-14T18:04:28.874-07:00Turkcell Gelecegi Yazanlar Tecrübem<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://gelecegiyazanlar.turkcell.com.tr/sites/default/files/icerik/gymaratonposter_w600.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="https://gelecegiyazanlar.turkcell.com.tr/sites/default/files/icerik/gymaratonposter_w600.jpg" width="197" /></a></div>
<br />
Merhaba . Uzun zamandan sonra yazıcak bişeyim var artık . Sanırım ilk açıldığından beri Turkcell in gelecegi yazanlar sitesine üye oldum ve üye olurken 1-2 sıkıntı yaşamıştım ama kolayca aşmıştım . Site temel olarak 3 büyük mobil işletim sistemi ile ilgili yazılım dersleri veriyo ve sonunda kavrayıp kavrayamadığımızı anlamak için sınav yapıyo<br />
<br />
Ben de bilgilerime ve tecrübelerime güvenerek derslere bakmadan sınavlara girdim . Android , IOS , Windows phone sınavlarından ilk olarka IOS sınavına girdim ve nasıl diye bir bakim dedim . 4 sınav var ve bir sınava girmek için ondan önceki sınavı mutlaka geçmeniz gerekiyo . Ben de ilk sınav olan IOS 101 sınavına online olarak girdim ve kısa sürede başarıyla bitirdim (Başarı için %75 doğru şartı var ). Daha sonra diğer ios sınavlarına girdim ve google dahil hiçbir yerden kopya çekmeden sınavları tek oturuşta bitirdim .<br />
<br />
IOS sınavlarını başarıyla ve hızlıca bitirmenin gazıyla hadi bi de android sınavlarını da aynı hızla bitereyim dedim ve Android 101 sınavına başladım . Gayet kendimden emin bişekilde soruları cevapladım . Soruların neredeyse tamamı java sorusu ve birçok soru C , C# dan alışık olduğum şeyler , yani hiç yabancılık çekmedim . Sınavı bitirip sonuca baktığımda gördüm ki sınavı geçememişim . Yani %75 den daha az doğru yapmışım . Tabii C , C# , Java , Android bilen biri olduğumu iddia ettiğim için kabullenemedim sonucu ve hadi bi daha girim de bu sefer sınavı geçim dedim . Ama sınava bir günde sadece bir kere girilebildiği için o heyecanla tekrar sınava giremedim ve yaklaşık 1-2 hafta da siteyi açmadım.<br />
<br />
Aklıma geldiği zaman yada haberlerde gördüğüm zaman yine Android 101 sınavına giriyodum . Fakat 5-6 kere başarısız oldum ve bu durum biraz moralimi bozdu . Bugün de aklıma nerden geldiyse bi daha girdim ve <a href="http://www.compileonline.com/compile_java_online.php" target="_blank">online java compiler </a>kullanarak soruları çözdüm ve ilk sınavı sonunda geçtim ve diğer android sınavlarını da IOS gibi çok hızlı geçtim . Diğer testler biraz daha android e yönelik ve cevaplaması daha kolay geldi .<br />
<br />
Kendime neden acaba ilk sınavda bu kadar zorlandım die sordum ve cevap olarak da sanırım temel programlayı öğrenirkenki vurdum duymazlık kabul edilebilir . Bir de bu temelleri üni de birden çok hocadan , asistandan dinlediğim için sanırım biraz aklım karıştı . Yani işim temel felsefe kısmını biraz sallamış oldum . IOS u direkt kendim öğrendiğim için sanırım orda karışıklık android sınavı kadar olmadı . Sonuç olarak sitedeki Android ve IOS sınavlarını başarıyla vermiş oldum ve özellikle android sınavı bana temeli iyi öğrenmem gerektiğini anlattı<br />
<br />
Son olarak da aynı sitede<a href="https://gelecegiyazanlar.turkcell.com.tr/maraton" target="_blank"> 6 haftalık bir maraton haberi </a>var ve ben bu maratona başvurdum . Eminim ki çok kişi başvurmuştur ve bu başvuranların büyük çoğunluğu sıfırdan başlayıp siteyi takip edenlerdir . Ben bir yerde gördüm ve başvursam mı başvurmasam mı derken "zaten zaman da çok " deyip başvurdum . Kabul edilme olasılığımı bilmiyorum fakat kabul edilirsem benim için eşsiz bir deneyim olur . 6 hafta hiç az değil ve danışmanların da yardımıyla ciddi bir bilgi edinilebilir . İnş kabul ederlermetinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-29661440587678884342013-12-20T15:10:00.000-08:002013-12-20T15:21:42.210-08:00 2 Yıldır IOS Geliştiricisiyim <div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://devimages.apple.com.edgekey.net/technologies/tools/images/new_hero20110308.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="180" src="https://devimages.apple.com.edgekey.net/technologies/tools/images/new_hero20110308.jpg" width="200" /></a></div>
Merhaba . Bu yıl ve aralık bitmeden ne yazsam diye düşününce en uygun konu bu olucak diye düşündüm . Bu kez Apple yenile die mail yollamadı , kendim gördüm anımsatmayı ve üyeliğimi yeniledim hemen . Geçen seneden farklı olarak form doldurup fax çekmedim direkt olarak internetten ödeme ile hallettim . Sanırım o seçenek yeni geldi çünkü geçen sene de formu nasıl doldurup yollucam diye doldurmayı düşünmemek için formu atmamıştım ama kayboldu galiba .<br />
<br />
Bu sene de geçen sene olduğu gibi ödeme yine sıkışık olduğum bi zamana denk geldi ve şansıma yine dolar bu zamanların en yüksek seviyesinde ama bunlar tabii yıllık bi ödeme için sadece küçük bi ayrıntı . Sonra da ödeyebilirdim ama hiçbir sorunun çıkmamasından emin olmak için hemen ödeme yolunu seçtim .<br />
<br />
2 yıldır IOS geliştiricisiyim ama bu 2 yıldır durmadan ios uygulamaları yazıyorum anlamına gelmez tabii . Yollanan uygulamanın kabul edilip edilmeyeceği kesin olmadığı için emeğim çöpe gider, o kadar zaman boşuna uğraşmış olurum diye ios uygulaması yapmadan önce android uygulamasından daha fazla düşünür oldum . Böyle olunca da tabii aklımdaki herşeyi yapmıyorum , uğraşmıyorum .<br />
<br />
2 yıllık ios geliştiricisi olduğuma göre artık iş ilanlarındaki "en az 2 yıl deneyimli" maddesine takılmama gerek kalmadı , iş başvurularında biraz daha rahat olabilirim belki . 2 yılda yaptığım uygulamalara da bakacaklar ama hiç olmazsa 2 yıl uğraşmış , geliştirmiş kendini derler . Yani kpss olmazsa biraz daha ios çalışıp şirketlere deneyimim var diyip girebilirim(*) .<br />
<br />
Bugün 21 Aralık , yani kpss nin bana öğrettiğine göre en uzun gece (*) . Bu uzun gecede ios ile ilgili neler yaptım , neler yapsam , neler yapmasam , bıraksam mı , ne kadar ileri gitsem , bi tasarımcı bulsam , 2 arkadaş + 1 tasarımcıyla app store a çıkış mı yapsam diye düşünmek için ideal bi gece .<br />
<br />
Staj yaparken de ios uygulaması yapıyodum ve benden sorumlu olan kişi ( keşke halaa benden sorumlu olsa ) "uygulama yapman iyi de tasarımlar kötü , bi tasarım bilen arkadaşın yok mu , onunla beraber uygulamalar yap" demişti . Bu zamana kadar tasarımcı arkadaşım olmadı sanırım , hiç karşılaşmadım yani . Dışarıya da hiç tasarım yaptırmadım . Yani tasarımcıyla nasıl anlaşılır , istekler nasıl karara bağlanır , ne kadar sürede yapılırsa makul olur , beğenmezsem ne demek lazım , tasarımla yazılım ayrı acaba hiç tasarıma yorum yapmadan kabul mu etsem ... diye kafamda sorular var . Ayrıca benim de bilgim bi yere kadar , bi yerden sonra sorup danışabilecek biri de iyi olurdu . İşte bu durumda minimum olarak Ben + yazılımcı 1 arkadaş + tasarımcı 1 arkadaş ile iş yapmak eğlenceli ve verimli olurdu heralde . Birkaç gündür aklımdan geçiyo bunlar çünkü rakip uygulamalar diyebileceğim uygulamalar tasarım olarak benden çok ileride . Bu açığı kapatmanın ilk yolu freelance tasarımcı bulmak sanırım . Eğer tasarımcıysanız bana ulaşın sormak istediğim çok şey var (metinogtem@gmail.com)<br />
<br />
Bir diğer olay ise native olmayan uygulama geliştirme . Yani ios yazmak ama Objective-C ile yazmamak . En nefret ettiğim şeyler arasındaydı 1-2 yıla kadar bile ama eğer ki öyle olması gerekiyosa öyle olur . Bir de o zamanlar Appcelerator diye javascript tabanlı bi geliştirme ortamıyla kod yazdım ve zorla yazdığım için hiç sevmedim . Ama şimdi yine onunla yada alternatifleriyle (jquery mobile , phonegap) uygulama yazmayı da düşünüyorum . Tabii kpss den sonra hep bunlar (*)<br />
<br />
Bir diğer olay ise server-side kısmı . Yani şu ana kadar http bağlantıları , twitter api , instagram api , GET , POST metotlarıyla iş yaptım ama kendi serverıma server taraflı kod yazıp bunu ios ve android ile etkileşimli hale getirmedim . Bir de onu yapmam lazım tabii . Onun için de json , JSP , Java EE gibi konulara bakmam lazım . Bunları yaparken daha çok zaman harcıcam daha masraflı ve büyük ihtimalle de çok az güvenlikli olucak fakat bi yerden başlamak lazım . Bunlar da seneye 3. ios geliştici senem olursa bana hedef olarak kalmış olur .<br />
<br />
Bu sene ios geliştiriliğini yenilememe geçen sene kadar sevinmedim sanırım . Çünkü geçen sene ios geliştiricisiyim , ios uygulamalar yazarım , kim tutar beni diye düşünürken ve kendime gaz verirken bu sene daha farklı . Mezuniyetle birlikte başlayan kpss çalışması ile sanki kod yazarsam kpss yi kazanamam gibi bi algı oluştu bende(*) . Aklımdaki uygulama fikirleri halaa plan olarak duruyo ve üstüne yeni özellikler de ekleniyo (*) . Ama tabii kpss ye daha çok var ve o buna engel değil (*) .<br />
<br />
Bu yazıda android e hiç değinmedim çünkü android konusunda çok doluyum , başlasam yazı başka taraflara gidicekti . Android konusu ayrı bi yazı artık . Ben de 2. yılın kutlamasını kendime göre bi ara yaparım artık<br />
<br />
(*) -> Kpss yi kazanamazsam silinecek cümleler , özel sektör duymasın :)<br />
<br />
<br />metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-44370173631334853312013-11-21T18:32:00.001-08:002013-11-21T18:32:21.878-08:00Kasım aksilikleri bitsin yazısı ( inş)<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://images.hepsiburada.net/assets/Kitap/1500/Kitap_2785527.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="http://images.hepsiburada.net/assets/Kitap/1500/Kitap_2785527.jpg" width="200" /></a></div>
Merhaba . Bu yazıyı şimdi yazmamın tek sebebi yazıyı erteledikçe yeni aksiliklerin olması . En son aksilikten sonra bi daha aksilik olmaması için bu yazıyı yazıyorum ve inş bu yazıyla birlikte aksilikler sona erer ( saat 04:08 ) <br />
<br />
Bir önceki yazımı google okudu mu bilinmez en az 2 yıllık olan google play hesabımı kapattı . Daha öncesinde 2-3 uygulamayı banlamıştı ama 2 yıllık hesabı kapatıcağı hiç aklıma gelmezdi . CV de en çok öne çıkardığım android geliştirici hesabım google tarafından kapatıldı ve artık cv yi güncelleme zamanı geldi . Bu konuda da uzun bi yazı yazıcam . Özellikle apple la karşılaştırarak ama şimdilik bu kadarı yeter<br />
<br />
Bir diğer aksilikse az önce aldığım maille apple ın da uygulamamı beğenmiyip reddetmesi oldu . Onu da hemen güncelleyip bi daha yolladım , bakalım bu kez ne dicekler . Umarım bu yazıyla birlikte sorun çözülür ve kabul ederler .<br />
<br />
O aksiliklerden önce , aslında enbüyük hatam insanları üzmüş olmam . Belki bütün aksilikleri buna bağlamak daha doğru olurdu ama bağlamamak en kolayı . Tabii insanları üzmekten zevk alan birisi değilim , ben de üzüldüm ama işte bunlar hep negatif enerji . O konuyu düzelterek halletmek şart<br />
<br />
Bir diğeri ise meslekle ilgili olan . Herkes karar verdi ve bazıları ikinci işlerine bile girdi ama ben kpss , askerlik , özel derken kaldım ortada . Karar verme sırası bana geldiğine göre ben de kararımı kpss den yana kullandım. Normalde kitaplar gelince kitapların resmini çekip yazıyı yazıcaktım fakat bir diğer aksilik olarak kitaplar Uşak tan geliyomuş ve satıcı ürünü geç kargoladı . Yani bana kpss yolu gözüktü . Hiç heyecan yok , biraz umut var . Fakat hiç olmazsa bi yere yönelmiş oldum kendimce .<br />
<br />
Geçen ay yazdığım "bu ay hızlı geçti inş önümüzdeki ay güzel geçer" yazısından sonra gelecek ay için hiçbir temennide bulunmucam . Nasıl biliyosa öyle olsun .<br />
<br />
Son olarak da kpss ye çalışıcam derken acaba bu yazıyı bilg. müh. ilk kazandığımda biri getirse ve mezuniyetten birkaç ay sonra bunu yazıcan dese ne derdim düşündüm de .... İlk olarak "iyi lan hiç olmazsa uygulama yapıyomuşum , hesaplar kapatılsa ne olcak sonuçta bilgiler duruyo , yeniden yapılır" derim ama kpss kısmına gelirsek çökerim heralde .<br />
<br />
Çünkü bilg. müh. bölümüne isteyerek geldim ve daha 1.sınıf 1. dönem bitmeden aklımdan şöyle bi gelicek geçiyodu "Turkcell , Garanti yi salla. Türkiyede yazılım sıfır zaten . Adamlar hazır alıyo , kendimi oralarda geliştiremem . Microsoft (Amerika'daki) da iyi de adamlar çok gelenekçi , yani bi Windows yapıo hep aynı şeyler . En iyisi ben kendimi geliştirmek için Google a girmeye çalışim , adamlar yazılım konusunda çok iyi ve ofisleri de mükemmel ". O düşüncelerden buraya 4 senede nasıl geldiğimi hiççç bilmiyorum ama çoğu son sene oldu galiba . Yazılımdan uzaklaştıkça memur kafası oldu bende . Kpss olmaz da özel e girmeye çalışırsam da tabii bu yazı burda durmucak . O zaman da "yaşasın özel , memurlar yan gelip yatıyo" tarzı bi yazı yazarım heralde.<br />
<br />
Kpss için bana dua edinmetinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-3942892005057728882013-11-03T15:26:00.000-08:002013-11-03T15:38:20.170-08:00Android 4.4 ve Google Nexus Sahipleri <div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://static.trustedreviews.com/94/000029c0d/864c/Galaxy-Nexus.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="179" src="http://static.trustedreviews.com/94/000029c0d/864c/Galaxy-Nexus.jpg" width="320" /></a></div>
Merhaba . Öncelikle Google a çok kızdım , eğer ki google ne yaparsa doğru yapar mantığında birisiyseniz bu yazıyı okumayın . Çünkü gördüğüm kadarıyla bunu düşünen çok var ve ben de 1-2 yıl öncesine kadar böyle düşünüyodum. Devam etmek isteyenler için konuya geliyorum . <br />
<br />
Yeni bi Android sürümü olan 4.3 sürümü çıktı ve ilk güncellemeyi tabii ki Google cihazları olan Nexus lar alıdı . Google android 4.0 sürümünden beri yeni sürümlerde işletim sistemini biraz daha stabil yapıyo ve sistem kaynaklarını daha az kullanıyo . Yani 4.3 ün Galaxy Nexus için geliceğini tahmin etmek hiç de zor olmadı . Ondan sonrası için herkes android 5.0 sürümünü bekliyodu fakat google ters köşe yaparak 4.4 (kitkat) sürümünü çıkardı ve 5 için erken demiş oldu .<br />
<br />
Android 4.4 te en çok ön plana çıkarılan özellik eski cihazlarla bile çalışabilecek olması . Normalde beklenen 1 GB üstü ram i olan cihazları desteklemek olurdu fakat google bu sürüm için alt sınırı 512 mb yaptı ve şu anki kullandığım ve yine bir google cihazı olan Nexus One ın ram i 512 mb . Yani son sürüm nexus one a verilir mi acaba diye heyecanla bekledim . Çünkü android in en büyük sorunu düşük donanımlı cihazlara yeni işletim sistemini vermemesi . Bu yüzden tüm android cihazlarının yaklaşık %40 -%50 si halaa android 4.0 ı kullanabilecek durumda değil ve güncelleme de gelmicek zaten . Bu oranın düşmesini sağlayacak tek şey o telefonların çöp olup yerine yeni cihazlar alınması .<br />
<br />
Şu an telefon özelliği olarak Nexus One kullanıyorum ve içerisinde özel romlarla android 2.3.7 sürümü var . Android 4.0 ı tanımak ve ona da uygulama geliştirmek için mecburen bir cihaz almam gerekiyodu ve en yeni sürümleri ilk almak için nexus cihaz almam gerekiyodu . Onun için de Galaxy Nexus almıştım ve şimdiye kadar çok memnundum<br />
<br />
Olay son sürümün açıklanmasıyla başladı . Google android 4.4 ü hangi cihazlara sunulacağını açıkladı ve aralarında Galaxy Nexus yoktu ve bi daha da yeni sürümlerde olmucak . Cihaz son sürümü fazlasıyla karşılıyo , donanımsal hiçbir eksik yok . Fakat google kendine göre cihaz eski olduğu için (18 aydan eski ) geleneksel olarak güncelleme yollamıcakmış . <a href="https://support.google.com/nexus/answer/3468085?hl=tr" target="_blank">İşte verdikleri cevap burda</a><br />
<br />
Bu tabii ki bana göre çok saçma ve mantıkla açıklanacak bi tarafı yok . Nexus cihazlar geliştiriciler için düşünülmüş cihazlar ve normal kullanıcı fazla kullanmaz . Çünkü multimedia özelliği ön plana çıkmaz . Daha çok ram - işlemci gibi özellikleriyle olarak ön plana çıkar ve şu haliyle android 4.4 ü sorunsuz bir şekilde çalıştırabilir . 18 ay politikasını da ilk kez duydum . Tabii ki Galaxy Nexus ilk çıktığında almadım . Ama maksimum 1.5 yıl önce Türkiye'de Avea satışını yapıyodu ve nakit fiyatı 2000 tl civarındaydı , hiç de az değil . İşte o zaman hep yeni sürümler bize gelicek diye cihaz alanlar şimdi kendilerini kazıklanmış olarak hissediyolar ve bi yerde haklılar .<br />
<br />
Google 4.4 güncellemesini vermiyo ama bu güncellemenin olmuyacağı anlamına gelmez . XDA geliştiricileri çoktan çalışmalara başlamış ve 1-2 gün geçmesine rağmen ilk alfa sürümü çıkarmışlar bile . Kararlı sürümün çıkması zaman alıcaktır tabii ama onların sayesinde yeni sürümü cihazda biraz sorunlu ve performans kayıplı olarak da olsa kullanabileceğiz , bu da iyi haber .<br />
<br />
Biraz da tepkilerden bahsetmek istiyorum . Ben google ın güncelleme vermiyeceğini ilk duyduğumda çok kızdım ve internette sebeplerini araştırdım ama sonunda hep 18 ay çıktı karşıma ve benim gibi Galaxy Nexus kullanıcıları da kızgın . Türkiyedeki forumlarda da baktım ve inanılmaz bi şekilde google ı bunu yaptığı için savunanlar gördüm . Uzun bir kaynaksız yazı paylaşılmış ve yazıda google haklı samsung a lanet olsun tarzı şeyler yazılmış . Sözde google samsung un bir çipi yüzünden güncelleme veremiyomuş . İnandırıcı gelmedi çünkü yabancı kaynaklarda böyle bişey göremedim . Zaten bu sürüm olamaz olsaydı XDA geliştiricileri 4.4 ü isteseler de çıkaramazlardı .<br />
<br />
Türkiyedeki tepkileri ve benim cevaplarım ( nick metinogtem ) <a href="http://forum.shiftdelete.net/android/345128-galaxy-nexus-neden-mi-guncelleme-alamadi-cevabi-google-verdi.html" target="_blank">bu linkte</a> . Konuya abone oldum , her mantıklı mesaja site üzerinde cevap vermeye çalışıyorum ve vericem de . Ama gördüğüm kadarıyla ne olursa olsun google haklı diyenler var . Onları hiç anlamıyorum zaten .<br />
<br />
Aslında bu güncelleme konularında apple ile google ı karşılaştırıcaktım fakat yazı çok uzun olduğu için yapmıcam . Belki başka bir yazıda . metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-56690317928407705582013-10-25T16:27:00.001-07:002013-10-25T16:32:08.359-07:00Ekimde ne oldu ? Bu Ayın Raporu<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhF1d7tyAybyMjaj3YbZZv7_i4-8aV4M_BJvba-8fMCI4pL2exO3eigPhXm0FHEKo3C_GTirvcSTX9iNEm1-lwZlLSnf81i1K-_Tt9b13F7809JsMlx636_PWNCDbVdpzs52U6suu9CAM0V/s400/bored.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhF1d7tyAybyMjaj3YbZZv7_i4-8aV4M_BJvba-8fMCI4pL2exO3eigPhXm0FHEKo3C_GTirvcSTX9iNEm1-lwZlLSnf81i1K-_Tt9b13F7809JsMlx636_PWNCDbVdpzs52U6suu9CAM0V/s400/bored.jpg" /></a></div>
Merhaba . Ekimin de sonlarına geldiğimize ve yazıcak belli bi konu olmadığına göre genel olarak ekimde olan şeyleri yazayım dedim .<br />
<br />
Öncelikle ekim in geldiğinin hiç farkında olmadım ve gittiğinin de farkında değilim . Yani bi gün takvime baksam ve ekimi yanlışlıkla eylül diye okusam hiç yadırgamam ve bu işte bi terslik var diyip takvime bi daha bakmam o derece oldu yani . Zamanı takip edip değerlendirme amacında değilim , günleri saymıyorum bile .<br />
<br />
İkinci olan ve zaten hep olmuş olan şey çalışma durumum yani işsiz olmam . Amaaannn diye konuya giriş yapim de bu konuyu benim ne kadar önemsediğimi anlayın . Fazla önemsemiyorum çünkü zaten hep çalışıcaz ve çok çalışıcaz . Çok gereklilik olmadıkça çalışma , ezilerek öğrenme konusuna ısrar etmicem gibi ama tabii gel de bunu büyüklerine anlat . Şu an kimse mesleğimle ilgilenmiyo çalışıp çalışmadığıma bakıyo ama çalışınca da bu mevzu kapanmıcak . Sonra da aldığım maaşa değip değmeyeceği hakkında yorum yapıcaklar ve büyük ihtimalle "o kadar okuduktan sonra... , 3 kuruşa... , bizim komşunun çocuğu..., bi tanıdık... , ben senin yerinde olsaydım..." gibi başlayan cümlelerle yine tatmin olmucaklar . O yüzden bu konuda aile ve çok yakın çevre dışında çok da tavsiye almıyorum ama sonuç olarak işsizim .<br />
<br />
Askerlik konusu da okulun bitmesiyle ortaya çıktı . Şu an celp durumum ne , celp ne demek , ne zaman askere gidicem , tecillimiyim hiç bilmiyorum ve sanırım bi gün gidip araştırmam lazım . Umarım kötü bi sonuçla karşılaşmam ya da bi terslik çıkmaz . Şimdilik onu da beklemeye aldım ama sadece kafamda aldım , resmi bişey yok . Soranlara diplomayı alıp askere gidicem sonra çalışıcam diyorum ama kpss de hep bi kenarda duruyo . Kpss ye çalışıp kazanamazsam da koca 1 yıl güme gitmiş olucak yani hep bi tarafta kalmış olucak . Ama benim durumumda olan 1 kişi bile kpss yi kazanır ve atanırsa kpss çok güçlü bir seçenek olarak durucak gibi. Bi karar verirsem yazarım heralde . Bu arada her konuda birinci olan arkadaş (<a href="http://onurerdoggan.blogspot.com/2013/09/kasmda-askerim.html" target="_blank">Onur</a>) bu konuda da birinci olarak askere gidicek . Şimdiden hayırlı teskereler :) . O dönünce büyük ihtimalle ben de gidip bitirseydim dicem ama şimdilik iyiyim<br />
<br />
Son olarak yazılım . Üni nin son senesinde kendime göre plan yapmıştım ve kısa sürede birçok şeyi öğrenmeye karar vermiştim . Bitmesine doğru zaten okuldan sonra hemen çalışmıcam diyip erteledim . Okul biteli bayaa oluyo fakat yeni şeyler öğrenme kounusunda çok sıkıntı çekiyorum . Artık bildiklerimle ve sıkıştığım yerde google a bakarak iş yapar oldum . Bi anlamda kendimi emekli gibi hissediyorum yazılım konusunda , bunu aşmam gerek ve aşarım heralde .<br />
<br />
<br />
Yazdıklarıma da bakılırsa ekimde çok özel şeyler yaşamamışım . Her mezun gibi biraz sudan çıkmış balık durumuna dönmüşüm . Eğer ki okul biter bitmez çalışmaya başlasaydım büyük ihtimalle bunu yazmıyo , uyuyor olurdum . Şimdilik bu konuları sıkıntı etmiyorum çünkü biliyorum ki en geç 2-3 yıl sonra bu yazıyı okuyunca okul zamanında yazdığım "lanet olsun derslere" konulu yazılarım gibi gülüp geçicem ve bu zamanlar nasıl bi psikolojideymişim anlıcam . Çünkü içinde bulunduğun dert hep en büyük dertmiş gibi geliyo insana , sonradan anlıyo insan .<br />
<br />
Mesajımı da verdiğime göre yazı bitti demektir . Umarım önümüzdeki ay çok güzel bir ay olur .(Not resimdeki ben değilim ama o psikolojideyim)<br />
<br />metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-56206021941660088242013-09-29T16:04:00.001-07:002013-09-29T16:09:02.990-07:00Breaking Bad - Finalden 1 Bölüm Öncesi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://postgradproblems.com/wp-content/uploads/2013/09/9fb261b16f69ebfb02e3fd82ff94289b.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="360" src="http://postgradproblems.com/wp-content/uploads/2013/09/9fb261b16f69ebfb02e3fd82ff94289b.jpg" width="640" /></a></div>
<br />
<br />
Merhaba . Önceki yazımda oyundan bahsetmiştim , bu yazımda da Breaking Bad den bahsederek blog u kodlamadan normal bir blog a çevirmiş gibi oldum . Konumuza gelirsek : Breaking Bad şu ana kadar izlediğim yerli - yabancı ayırtetmeksizin en güzel dizi . Çocukluğumda izlediğim Şirinler i saymazsak başkasının çok da etkisinde kalmadan kendi seçtiğim ve gerçekten çok beğendiğim bi dizi. Lost'u da izledim ama herkes izliyo diye izledim ve sanırım onun için o kadar etkilenmedim ama bu farklı .<br />
<br />
Breaking Bad i farklı kılan şey ilk bölümü . İlk bölümde türk dizilerinde yaklaşık olarak 3 sezonda verilen bilgi bir anda verildi ve bu bizim dizilerde olduğu gibi konuları tüketmedi (bknz:Kurtlar Vadisi) . Arada canım sıkıldığında hiç ileri sarmadan ilk bölümü izleyebiliyorum ve sanırım Breaking Bad bitincede izlicem . Bence ilk bölümü sevmeyenler diziyi hiç izlemesin zaten<br />
<br />
Her dizi gibi inişleri , çıkışları oldu ve bazı bölümlerinde bütün heyecanı finale sakladılar fakat son sezon olan 5.sezonda tüm sezonları geride bırakıp her bölümü ayrı heyecanlı ve tahmin edilemez şekilde sundular . Dizi bitince 5.sezonu tekrar izlicem ve bu kez ayrıntılara daha da dikkat edicem .<br />
<br />
Dizi amerika saatine göre yaklaşık 2.5 saat sonra gösterime giricek ve biticek . Ben ve Türkiyedekiler tabii ki altyazılı gecikmeli izlicez . Keşke altyazısız izleme kapasitem olsaydı , o zaman link falan bulur ben de canlı izlerdim ama neyse beklemek de güzel . Bu yazıyı finali izledikten sonra yazsaydım büyük ihtimalle sonuca bağlı olarak yazım şekillenicekti ama 1 bölüm öncesini izlemiş biri olarak sadece ihtimalleri düşünürek yazıyorum . İnternetteki yorumlara baktığım kadarıyla herkes birbirinden farklı düşünüyo ve en inanılmaz olanı da bunların çoğu mantıklı ve olabilir . Tabii kendi düşüncemi yazmıcam ama yorumların bi tanesinde "uyuşturucu üretmek iyi bişey olmadığından sonunda ya ölücek ya da hapse giricek" diyodu . Ben de bu görüşe katılıyorum . Dizi Türkiyede olsa zaten elli kere Türk polisi yakalardı ya da Walter derin devlete hizmet ediyo falan olurdu çünkü bizde sonunda hep polis ve devlet kazanır , belki onlarda öyle olmaz .<br />
<br />
<br />
Olaylar o kadar enteresan ve mantıklı gelişiyoki 5. sezondaki Walter White ile ilk bölümdekini karşılaştırdığımızda sanki yeni bi insan ortaya çıkmış . Tabii aynısı Jessie için de geçerli . Yani arayı öyle bi ayarlamışlar ki hiç izlemeyen biri ilk bölümü ve son bölümü izlediğinde bu adamların bu hale gelmesi imkansız der ama aradaki bölümleri izleyince nasıl olduğunu anlamadan adamın değişimini kabullenir. Hatta ben olsam daha da kötü biri olurum bile deniliyo yorumlarda (bknz : Walt Skyler'ı öldür!!) .<br />
<br />
Son olarak da uyuşturucudan bahsetmek istiyorum . Sonuçta dizi uyuşturucu (meth) üzerine kurulu . İlk bölümde haberde uyuşturucu baskını görüntülenir ve doğal olarak ne kadar yakalanmış , piyasa değeri ne söylenir . Bunun üzerine Walt bu işe başlamaya karar verir ve olaylar gelişir . Bizde de yaklaşık 1-2 yıl öncesine kadar (zamanı tam hatırlamıyorum) uyuşturucu baskını haberlerinde kaç kg yakalandığı ve piyasa değeri söylenirdi . Ama Breaking Bad den sonra sanırım uyuşturucu teşfikini önlemek ve ülkemizde de Walt ların olmasını engellemek için artık sadece kaç kg olduğu söyleniyo , yani artık piyasa değerini söylemek yok . Braking Bad in etkisinden de olucak ki özellikle yabancı kaynaklı ve özellikle Meth ile ilgili belgeseller izledim ve film daha masum geldi bana<br />
<br />
"Breaking Bad'i hiç izlememiş kişi çok şanslısın . Önünde izlenmemiş koca bir 5 sezon var . Keyfini çıkar , unutma senin yerinde olmak isteyen çok kişi var (beğendiğim bi yorum)" <br />
<br />
<br />metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-30279843744736730012013-07-15T15:04:00.000-07:002013-07-15T15:08:00.323-07:00Oyun Tavsiyesi - Bioshock Infinite<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://www.hdwallpapers.in/walls/bioshock_infinite_video_game-wide.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="250" src="http://www.hdwallpapers.in/walls/bioshock_infinite_video_game-wide.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
Merhaba . Ramazanda kod yazarım , pdf okurum , stackoverflow en çok girdiğim site olarak gözükür derken ramazanın ilk haftası biterken hiç pdf okumadım ve okumamak için bahane de kalmadı.<br />
<br />
Ramazandan önce biraz rahatlamak için oyun oynayayım dedim ve internette yorumlara bakarak güzel bir oyun seçmeye başladım . Max Payne 1 - 2 -3 ü oynayan biri olarak o tarz bi oyun aradım ve yorumun bir tanesinde "Max Payne'i sevdiysen Bioshock serisini de çok seviceksin!" yazıyordu . Biraz araştırdıktan sonra Bioshock 1 i indirdim ve ara ara oynuyarak bitirdim . Oyun güzeldi , oynanabilirdi ama haritalar çok geniş olduğu için ne yapıcağını anlamak zor olabiliyodu .<br />
<br />
Bioshock 1 i bitirdikten sonra internette oyunun yorumlarını okudum . Bioshock 2 yi oynasam mı yoksa başka bi oyun mu baksam derken Bioshock 3'ün (Bioshock Infinite olarak geçiyo) çok iyi olduğunu gördüm . Normalde türkçe içerikli siteler çok tanınmış oyunlar dışında oyunların video incelemesini yapmaz fakat bu oyunun incelemesini yapmışlardı ve yorumlarda da harika oyun olarak geçiyodu . Bioshock 2 yi oynamadan Bioshock Infinite oynasam mı diye düşündüm fakat hikaye koptuk olmasın , Bioshock Infinite de bişeyleri kaçırmayayım diye Bioshock 2 yi hemen bitirdim. Oyun olarka Bioshock 1 den daha kötü ve hikaye benzer . Sadece biraz oynanış olarak ileri gitmiş<br />
<br />
Bioshock 2 bittikten sonra da artık sırada Bioshock Infinite vardı . İndirmesi ayrı bir dert oldu çünkü boyutu 15 - 18 gb arasında ve bunu kurması da vardı . Oyunu Bioshock 2 oynadığım zaman indirmeye başladım ve oyun bitmeden indirilme de bitmişti . Oyunu kurdum ve oynamaya başladım . Bi yerden sonra altyazıları ve konuşmaları takip edemiyince türkçe altyazı yaması buldum ve kurdum .<br />
<br />
Hikaye mükemmel , çevre harika , modellemeler ve yapay zeka inanılmaz . Oyuna ilk girdiğimde yaklaşık 3 - 4 dakika hiçbir görevi yapmadım , sadece etrafı izledim . Oyunun bir güzel tarafı da milletin yanına gittiğinizde kulak misafiri olabiliyosunuz . Oyunda bolca paralel evrenden söz edilmiş ve bir evrende sahtekar iken diğer evrende halk kahramanı olabiliyosunuz . Bazı görevlerde birini bulmanız gerekiyo fakat o kişi ölmüş . Yardımcınız sayesinde paralel evrene gidip o kişiyle görüşebiliyosunuz . En son 3. derece evrene girdiğimi hatırlıyorum , belki sayamadıklarım da vardır .<br />
<br />
Oyunu son kapattığımda düzgün çalışıyodu . Diğer günü açmaya çalıştığımda açılmadı . Sevgili Microsoft disk taraması yaparken oyundan en az 1.5 GB lık bölümü silmişti . Save dosyalarının yedeklerini alarak oyunu tekrar kurdum ve sonunda bitirdim .<br />
<br />
Oyunun sonunda mükemmel bir ayrıntı var ve son ana kadar o ayrıntının farkına varamadım . Yani oyunun herşeyini harika düşünmüşler ve uygulamışlar . Oyunu bitirdikten sonra artık ne kadar etkisinde kaldıysam Credits bölümünün hepsini izlemişim . Bayaa bi ekip çalışmış ve karşılığını da almış .<br />
<br />
Bu oyundan sonra yine oynamak için Harry Potter oyununu da indirmiştim fakat Windows onu da silmiş . İnternetten oyuna baktım oynamaya değer mi diye ama Bioshock Infinite e 9.5/10 verenler Harry Potter a 5.1/10 vermişler . Yani vakit kaybına gerek yok diyip vazgeçtim .<br />
<br />
Büyük oyunlarla işim bittiğine göre artık yavaş yavaş kod yazmak lazım . Sizin de zamanınız varsa Bioshock serisini oynayın derim (2 yi oynamasanız da olur) .metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-7467733900903181252013-06-30T14:03:00.000-07:002013-06-30T14:04:07.751-07:00Pedalımda 5 Ülke - İlkokul Hocam İnci Sarıhan<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://www.dr.com.tr/pimages/Content/Uploads/ProductImages/601225/9c593ede-e931-407d-b439-ca9c388fd7d6.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="http://www.dr.com.tr/pimages/Content/Uploads/ProductImages/601225/9c593ede-e931-407d-b439-ca9c388fd7d6.jpg" width="140" /></a></div>
Merhaba . Önceki yazılarımdan birinde bahsettiğim gibi ilkokul hocam olan İnci Sarıhan ve eşi Soner Sarıhan bisikletle bayaa bi ülke dolaşmışlar ve sonunda bunları kitap haline de getirmişler . Çıkacağını duyduğum an gün saymaya başladım . Çıktığı gün Çorlu'da D&R a gidip geldi mi diye sordum . Ama tabii ki gelmemişti ve gelmesi en azından 1 ayı bulurdu . D&R ın sitesinde ise kitap elektronik olarak satılıyodu ve sanırım daha ucuzdu . Yani o an tabletime indirip okuyabilirdim ama kitabı elime alıp bizzat kağıt kokusu duyarak okumak istedim .<br />
<br />
İstanbul a geldiğimde aradan zaman da geçtiği için D&R a bi daha gittim ve yeni çıkan kitaplar bölümünde hemen gördüm ve aldım . Aldıktan sonra 3 gün kapağını bile açmak nasip olmadı . Zamanım hep bilgisayarda geçti , boşa geçti , öyle oldu , böyle oldu derken aldığım gibi poşetin içinde kaldı . Bugün de baktım değişen bişey yok , artık okumaya başliyim dedim . Kitap toplam 186 sayfa ve bugün 80 sayfa okudum .<br />
<br />
Şuan da gözümün yorulduğunu hissediyorum . Çok sürükleyici bi kitap ve 5 ülke üzerinden yaşadıkları olayları kategorize etmişler . Çok güzel yazmışlar fakat hangi bölümü kimin yazdığı belli değil . Keşke yazını başına İnci ya da Soner yazsalarmış böylece hocamın yazdıklarını daha rahat seçebilirdim . Şu an da anlayabiliyorum hangisini hocamın , hangisinin eşini yazdığını fakat bunu anlama oranım %70 gibi bişey .<br />
<br />
Yazıları okumaya başlayınca birazcık kötü hissetmeye başladım , biraz da umutlandım . Kötü hissettim çünkü hocam kısıtlı imkanlarla dünyayı dolaşmaya cesaret ederken ben ( tanıdıklarım da ) her adımı planlamadan hareket edemiyoruz . Ama bu deli cesaretiyle yola çıktıkları anlamında değil tabii , önceden plan yapıyolar ama planlar ne kadar geçek oluyo orası da değişir tabii . Biraz da umutlandım çünkü inci hoca ilkokul zamanında diğer hocalarla hep taksitli ev eşyalarına bakan , tüketim çılgını bir hoca olarak aklımda kaldı . Şimdi ise yaptığı şey mükemmel ve daha da iyisi başka insanları da buna inandırmış . Artık sponsor bulabiliyor .<br />
<br />
Şimdi ise Hamburg a uçmuşlar ve yeni bir bisiklet macerası onları bekliyor . Gelişmeleri <a href="https://www.facebook.com/pages/Minik-Gezgin/295463180488166" target="_blank">facebook sayfasından</a> rahatça takip edebilirsiniz. İstanbul da bi alışveriş merkezinde Hollanda başkonsolosu da bulunmuş , kitabı tanıtmışlar . <a href="http://www.youtube.com/watch?v=RD_mwpP-z4Y" target="_blank">Videosunu buradan izleyebilirsiniz.</a> O zaman final sınavlarım vardı ve hocamı görmeye gidemedim . Normalde bursa da öğretmenlik yapıyo ve yaz tatillerinde de bisikletle uğraşıyolar . Yani bir sponsor bir organizasyon yapmasa göreceğim yok ama göremesem de onun adına seviniyorum ve bana halaa ders vermeye devam ediyo .<br />
<br />
Son olarak kitaptaki bir bölümü paylaşmak istiyorum . Çoğu kişinin "dünyayı bisikletle dolaşıcam" diyen birine vereceği cevap hep olumsuz olur . Başına kötü şeyler gelir , yaralanırsın , hasta olursun , en kötü ihtimalle geri dönemezsin (allah korusun) . Bunları onların çevresi de söylemiş elbet ve işin kötüsü Pakistan gezisinde Soner hocanın (o da öğretmen) arkasında canlı bomba patlamış ve bisiklet sayesinde kurtulmuş . İşte orda onlara bişey olsaydıyı kendileri cevaplamış .<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgllYJ4y1oFdsgjFzUf8FAjY-a7HQDQ-fNEzK6ydHMXoGtrtAPEessCVEzOmJ65Oiq7vyRB0p6NWDJaHcnMlU7qJpD3UKGjdQqPMeF3-7amdlLtzclsmmm-0KYOOUqmSMkP1zW6OzD3pE_Y/s1600/2013-06-30+21.56.58.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgllYJ4y1oFdsgjFzUf8FAjY-a7HQDQ-fNEzK6ydHMXoGtrtAPEessCVEzOmJ65Oiq7vyRB0p6NWDJaHcnMlU7qJpD3UKGjdQqPMeF3-7amdlLtzclsmmm-0KYOOUqmSMkP1zW6OzD3pE_Y/s640/2013-06-30+21.56.58.jpg" width="640" /></a></div>
<br />metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-21109935059627809462013-06-22T10:19:00.000-07:002013-06-22T10:29:16.396-07:00Mezun Oldum - Part 1Merhaba . Geçen ay sadece 1 yazı yazmışım ve eğer ki bu yazıyı da yazmazsam blog iyice kapanmış gibi olucaktı . Tek bi konu yok , ama çoğu konu mezuniyet üzerine kurulu<br />
<br />
Mezun oldum . Ne öğrendim , ne kadar öğrendim , ne kadar dost kazandım , ne kadar daha kazanabilirdim , ne yapmak içimde kaldı ... İşte bunların herbiri ve hatta daha fazlası ayrı bi başlık olarak yazılabilirdi ama mezun oldum diyip geçiştirmek istiyorum , hem de bütsüz . Şimdi önceden yazdığım ve "Lanet girsin sınavlara" temalı yazılarımı gönül rahatlığıyla tekrar okuyabilirim.<br />
<br />
Okul bittiğine göre artık yeni döneme girdim demektir . Askerliğim olduğu için şu an işsiz muamelesi görmüyorum ama işsizlik de çok güzel bişi . Yani "evladım , çalış , para kazan" diyenler beni fazla etkilemicek . Bu konuda ailem de benim kadar olmasa da rahat . Tek sorun evde olduğum zaman bana verdikleri görevler ve sorumluluklar . Bi de tabii yiğenlerimin sabah erken gelip beni uyutmamaları .<br />
<br />
Önümüzde Ramazan ayı var ve her yıl olduğu gibi bu ramazan ayı da çabucak geldi . Bu ayda eğer ki çok iyi bi iş olmazsa çalışmayı kesinlikle düşünmüyorum ve tabii ki askerlik de dursun bi kenarda . Kendime göre mesai saati de hazır gibi . Sahur a kadar çalış , sahurdan sonra uyuyabildiğin kadar uyu ve ramazan sonuna kadar aynı şeyi tekrarla . Hatta şimdiden gaza gelerek pdf leri indirdim ve kendime göre sıraya da koyucam . Yani eğer ki planlarıma göre giderse ramazan benim için verimli geçebilir .<br />
<br />
Önümde şu an kesin olan şeyler de var . Mesela okulu okuduğum yer olan Çorlu da evi daha dağıtmadık , yani arkadaşlar orda . Bu ay sonunda bir kere daha ve son olarak çorlu ya gidicem . Ayrıca yine bu ay sonunda (umarım aynı güne denk gelmez) ehliyet sınavım var . Tarihi ne zaman şu an hatırlamıyorum ama öylesine gireceğim bi kpss sınavı da var . Okul hayatı bitti ama sınavlar halaa devam ediyo . Herkesin bi dönem içinden geçtiği gibi benim de içimden kolay olduğu için memur olmak geçiyodu ama ne çalışmaya zaman var ne de düzenli çalışacak sabrım .<br />
<br />
Şimdilik olanlar bunlar . Çorlu ile işim tamamen bitmediği için çorludan ve arkadaşlarımdan şuan bahsetmek istemiyorum . Ama şu kadarını söylemeliyim sanırım : Çorlu da çok güzel zamanlarım da geçti , özellikle son zamanlarda : Gaza gelip video da kaydettik , bazen sadece kendimiz de söyledik.<br />
<br />
1.Video Namık Kemal Üniversitesi birincisi ve aynı zamanda okulun ayrı
bi madalya vermesi gerektiği kişi Onur ve muhteşem sesi ( Adam her konuda birinci , sese bakarmısın ) <br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.youtube.com/embed/AKp6wpB8L68?feature=player_embedded' frameborder='0'></iframe></div>
<br />
<br />
2.si video değil , hatta biz değiliz . Çok söyledik , bazıları çok
duygulu söyledi (özellikle Yasin) ama Onur yanımızda olmadığından video
çekmedik . Yasin alttaki link facebook ta paylaşıcaktı ama unuttu , ya da mantıklı
düşünüp vazgeçti <br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.youtube.com/embed/Wahn8bdAu1A?feature=player_embedded' frameborder='0'></iframe></div>
<br />metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-4636059558631668692013-05-21T14:54:00.004-07:002013-05-21T14:54:36.607-07:00Tanışmak istediğim 3,5 yazılımcı < Mimar Aslan - Muharrem Taç - Adem Aktepe - Ahmet Alp Balkan ><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://sphotos-d.ak.fbcdn.net/hphotos-ak-snc6/185964_10200217890439946_1001143853_n.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="http://sphotos-d.ak.fbcdn.net/hphotos-ak-snc6/185964_10200217890439946_1001143853_n.jpg" width="200" /></a><a href="http://www.kariyervideo.com/seminerpic/adem.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="http://images.gelecekonline.com/kucukresim/muharrem/310/1354750483801.png" width="200" /><img border="0" height="150" src="http://www.kariyervideo.com/seminerpic/adem.jpg" width="200" /></a></div>
<br />
<br />
Merhaba . Mimar Aslan ile ilgili yazım beklenmediği kadar ilgi gördü ve google aramalarında Mimar Aslan ve kitabı hakkındaki aramalarda gerçekten çok üst sırada ve hatta olumlu veya olumsuz yazı yazanlar bile oldu . Bu kadar ilgi çekmesi beni çok şaşırttı . Ben de mayıs ayını yazmadan geçirmemek için bildiğim , facebook dan takip ettiğim ve tanışmak istediğim yazılımcıları yazmak istedim .<br />
<br />
<b>1 - Mimar Aslan</b> : Tabii ki ilk sırada olucaktı . Aslında diğerlerinden çok daha sonra tanıdım , daha az eğitim setini , kitabını okudum ve diğer yazılımcılardan daha iyi kod yazdığını düşünmüyorum ama tanışmak ve gerçek halini görmek isterdim . Belki de görsem çok severim , çünkü bende bazen saçma sapan ön yargılar olabiliyo ve belki bu mimar aslan a da denk gelmiştir . Okulumuza gelmesi planlanıyodu , mayıs ayında gelicek diyolardı ama gelicek mi gelmicek mi bilmiyorum . Eğer ki gelirse kesinlikle tanışmak isterim . Ama bu saatten sonra geliceğini zannetmiyorum çünkü mayıs bitiyo ve haziranda finaller var . Hatta bazı üni ler mezunlarını verdi bile . Yani dışarıda bi yerde olmassa tanışacağımız yok gibi<br />
<br />
<b>2 - Muharrem Taç</b> : 1 - 2 yerde karşıma çıktı : Android ADT eğitimi (sıkıcı 2 saat) , metrobüs çıkışı . Ama toplamda 5 dakika bile konuşmamışızdır . İlk android kitabım sanırım onun kitabıydı ve ben de "kitabınızda şu şu şu kısımlar eksik anlatılmış , keşke daha ayrıntılı anlatsaydınız" demiştim gülerek , o da yine gülerek (benden fazla gülerek) "memnun kalmadıysanız paranızı şu an iade edebilirim" demişti . 2. olarak da eğitimde tabii ki kimse birbirini tanımadığı için arkalara ve karışık oturuyodu , o sanırım böyle şeylere fazla alışık olduğu için bize "bizde protokol yok , buyrun öne oturun" demişti (tabii ki gülerek) . İşte orda bende bayaa bi iyi izlenim oluşturdu . Geçenlerde de okulumuza gelip android anlatıcaktı ve onun android anlatması gereken saatte biz pınar hocanın programıyla uğraştığımız için sunuma yaklaşık 30 dakika geç girdim ve girdiğimde başkası başka bi konu anlatıyodu . Ben de anlattı bitirdi heralde diye ön sıralarda onu arıyodum . Ama sunumdan sıkılıp facebook a baktığımda karısının ve kızının sütten zehirlendiğini paylaşmıştı . Tabii ki gelemedi , dinleyemedim ve tabii ki tanışamadım . Ayrıca paylaşımında okulumuzdan özür dilemesi yine ona yakışır bi durum . Umarım onunla da tanışma sohbet etme şansımız olur .<br />
<br />
<br />
<b>3 - Adem Aktepe :</b> "Merhaba , Ben Adem Aktepe . Bugünkü görsel dersimizde ...." . Ne zaman Adem Aktepe nin adını bi yerde duysam ya da görsem sesiyle birlikte bu cümle aklıma gelir . Çünkü ilk programlamaya başlarken büyük bir hevesle eğitim setlerini izliyoduk ve en fazla eğitim seti olan en iyi kod yazıyo gibi bi durum vardı . Herkes birbirine eğitim seti veriyodu ve bildiğin hoca yarıştırıyoduk . Benim favorilerimden başında da Adem Aktepe var . Kariyervideo.com da yaklaşık olarak bilmek istediğim konuların bütün videolarını izledim ve diğerlerini de izlemesem bile eğitim setim var demek için bilgisayarıma indirdim . Tabii şu an onların yerini filmler , diziler aldı ama zamanında çok güzeldi . Şimdi de eğitim setleri çekiyo ve bence çok da iyi yapıyo . Bi ara ben de eğitim seti çekim diyodum ve eğer çekseydim başlangıç cümlelerim kesinlikle onun cümleleri gibi olurdu . Söylemesem daha iyi sanırım ama eğitim setlerini izlediğim zamanki durumu şu andan çok da iyiydi . İşte o hareketsizlik ve kilo benim gibi birçok yazılımcı adayını korkutuyodur . Bi gün Adem Aktepe ile tanışıp "Merhaba , Ben Metin Ögtem . Bugünkü görsel tanışmamızda ... " diye muhabbete girmek isterim .<br />
<br />
<b>3.5 - Ahmet Alp Balkan :</b> Sırf bu çocuk yüzünden bu yazıyı tamamen silebilirim , durumun özeti bu aslında . İnternette ya rastgele ya da bi android projesi ( açık kaynaklı ) sayesinde yaklaşık 1.5 - 2 yıl önce buldum . İşte o günden beri her ay en az 2 kere <a href="http://ahmetalpbalkan.com/blog/" target="_blank">blog</a> unu takip ederim . Hiçbir eğitim seti , kitabı , kod anlatması yok ama yaptıkları , yapıyor oldukları yüzünden tanışmak istediğim birisi . Benden daha fazla gıcık olmuş ve büyük ihtimalle onu tanıyan birisi onun hakkında <a href="http://ahmetalpbalkangercekleri.blogspot.com/" target="_blank">blog açmış</a> . Çok çalışmış , başarmış ve başarıları devam eden birisi . Linux kullanmayı seviyo , IOS ve Android için daha aktif uygulamalar yapıyo ama Microsoft da işe girdi ve hemen mezun olur olmaz girdi . Staj yaptığı yerler mükemmel , projeleri güzel bir yazılımcı . Sanırım onunla yakın tarihlerde android programlamaya başladık ( blogdan anladığım kadarıyla ) ama onun yazdığı kodları okuduktan sonra 1 hafta kendime gelemedim ve tam olarak <a href="https://www.youtube.com/watch?v=HSs6x4ctFEg" target="_blank">şu psikolojiye</a> girdim . Kenisinin ben fazla beğenmesem de "olla.com" diye foursquare a tam olarak rakip bi uygulaması vardı ve bende bi deniyim dedim . Daha sonra "welcome to olla.com" temalı mail gelince cevap yazim , muhabbet olur dedim ama 1 - 2 ergen mesajından sonra mail atmayı kestim . Tanışma ihtimalim çook düşük çünkü Amerikada çalışıyo ve karşılaşacağımızı sanıyorum . Ama karşılaşıp muhabbet etsek iyi olurdu . <br />
<br />
İşte tanışmak istediğim ve inş. bir gün tanışma fırsatını bulabileceğim yazılımcılar şimdilik bunlar . Tabii ki tanıştığım ve mükkemel yazılımcılar da var : Turan Konan , Parvin Gasimzade , Serhat Sarı , Akın Kaldıroğlu , Erdinç Uzun vs .. Hepsinden bişeyler öğrendim , birşeyler kapmaya çalıştım ve sanırım biraz kaptım da .Ve de fark ettim ki hepsi erkek . Ya bayan yazılımcı yok ya da kendilerini tanıtmıyolar . Umarım bi gün ben de çevreme bu konuda yararlı olabilirim metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-91082384812875671652013-04-25T15:52:00.001-07:002013-04-25T15:52:22.177-07:00Motodev Studio öldü !<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://s2.celularis.com/files/2011/05/MOTODEV-Studio.png" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="206" src="http://s2.celularis.com/files/2011/05/MOTODEV-Studio.png" width="320" /></a></div>
Merhaba . Eclipse e tam alışamayan , eclipse de android kısayolları göremeyenler için ilaç Motodev Studio ydu fakat ne yazıkki Motorola desteğini kesti.<br />
<br />
Android uygulama geliştirmeye başladığım ilk dönemlerde ne zaman neyi yapacağımı tam bilemediğim için Visual Studio tarzı sürükle bırak mantığında geliştirme ortamı arıyodum . Daha sonra motodev studio yu buldum ve zamanında bana çok yardımcı oldu . Visual Studio kadar olmasa da standart eclipse den çok daha iyiydi ve daha hızlı geliştirme yapılıyodu . Geliştirenin Motorola olduğunu duyunca da aklıma <a href="https://www.google.com/search?q=cem+uzan+motorola&ie=utf-8&oe=utf-8&aq=t&rls=org.mozilla:tr:official&client=firefox-a&channel=fflb" target="_blank">Cem Uzan</a> gelmişti .<br />
<br />
İşte o günden sonra geliştirmeleri motodev üzerinden yaptım . Service , Broadcast Receiver , SMS leri okuma gibi temel şeyleri birkaç tıkla hallediyodum . Ama yaklaşık 1 hafta önce artık yeni proje açmada , layoutlarda sıkıntı yapınca güncelleme gereği duydum . Uygulamanın kendi içerisindeki "check for updates" i en az 1 aydır deniyodum ve hiçbir update bulmuyodu . Ben de bari elle güncelliyim dedim ama sitesinde ne güncelleme ne de programın kendisinden bahsediliyodu . Google da kısa bi aramadan sonra <a href="http://stackoverflow.com/questions/13219353/where-i-can-download-motodev-studio" target="_blank">kötü haberi </a>onaylı bi şekilde gördüm . Zaten ben de bi ara motodev e ek özellikler ekliyim derken iyice bozmuştum .<br />
<br />
O andan sonra standart eclipse e geçmem gerekti ve şu an Eclipse ve Motodev icon ları yan yana duruyo . Android in kendisi , proje dosyaları , herhangi bişey silinmesin diye motodev e dokunmuyorum ama yakında silmek zorunda kalıcam .<br />
<br />
Keşke motorola motodev den desteğini kesmese ve android e yeni başlayanlar fazla zormanmayacak olsa . Belki motodev beni birazcık hazırcılığa alıştırmıştır ama o kadar pratikten sonra sanırım motodev olmadan da güzelce kod yazabilirim , ihtiyacım olan tek şey google .<br />
<br />
Ben google dan da yeni bi derleyici olmasa da eclipse e daha güzel bi android plugin i bekliyorum fakat google yıllardır yapmamakta ısrar ediyo . Sanırım android in açık kaynak politikasından dolayı motorola gibi başkalarından bekliyo . Eclipse market de birazcık arama yaparsam işe yarar bikaç plugin bulabilirim .<br />
<br />
Bi de eclipse in en büyük problemi çok zor açılması ve açıldıktan sonra kendine çok zor gelmesi . Ne Visual Studio ne de XCode da böyle büyük bi problem yok . Denemedim ama sanırım eclipse in son sürümünde de android tam desteklemiyomuş . Yani eclipse de de güncelleme yaparken 2 kere düşünmem gerekicek ama şimdilik bu eclipse bana yeter<br />
<br />
Umarım motorola pişman olur ve motodev e tekrar destek verir . Ya da benzer bi derleyiciyi Samsung dan bekliyoruz , o kadar Galaxy cihaz sattınız biraz da geliştiricileri düşünü artık !!!!metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-39649936136321155872013-04-05T09:28:00.000-07:002013-04-05T09:33:12.129-07:00A'dan Z'ye jQuery - Olmuş ama Tam Değil<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://www.adanzyephp.com/jquery1.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://www.adanzyephp.com/jquery1.jpg" /></a></div>
<br />
Merhaba . Bu yazıyı 2-3 gün önce yazmayı planlıyodum ama bu kitapla ilgili hiçbişey planladığım gibi gitmediği için bu yazı da planlandığı gibi olmadı .<br />
<br />
Kitabı yaklaşık 1-1.5 ay önce aldım ve kitabı alırken diğer Jquery kitaplarına da ayrıntılı olmasa da baktım ve en iyisinin bu olduğuna karar verdim (kısa tanıtım için <a href="http://www.idefix.com/kitap/adan-zye-jquery-riza-celik/tanim.asp?sid=G6CV84Q6BZ6Z1JTR4XCK" target="_blank">tıkla)</a> . Kitap önce kısa bi javascript ile başlamış , daha sonra jquery ajax , jquery UI , jquery Mobile derken Android ve PhoneGap a bağlamış olayı . Ayrıca kitapta bolca PHP , veritabanı , HTML kodlarını görebilirsiniz . Bazı yerlere çok değinmiş , bazı yerler için sayfa israfı yapmış ama genel olarak iyi .<br />
<br />
Kitabı almak için baktığımda yanında CD göremedim . İçinde illaki yazılan kodlar için link vardır dedim ama onu da bulamadım . Sonra bu adamlar kitabı satmak için bilerek kodları vermiyo , mecbur kitaptaki kodları yazıcaz dedim ve kitap - bilgisayar arasında bayaa bi yol yapmış oldum . Daha çok gece çalıştığım için ışığa göre oturmam gerekti falan . Yani 0 derece olan gözümün nimetlerinden sonuna kadar yararlandım . Amaa şu kitabı internette ariyim , size link verim diye kitabı google da ararken kodları indirmeye yarayan link gördüm . Yani kitap bitti , kodların bazılarını yazdım - denedim , bazılarını sadece roman gibi okudum ve her şey bittikten sonra linkleri bulmuş oldum . Keşke kitapta yazsalardı linki . Bi de şu çakallığı söylemeden geçemicem . Sitede kodları indirmek için size bi soru soruyo . <b>"<a href="http://www.adanzyephp.com/#" target="_blank">jQuery</a></b><a href="http://www.adanzyephp.com/#" target="_blank"> Kitabınızdaki 1. Bölüm 1. Paragrafın ilk kelimesini giriniz</a>." İndirmek isteyenler için cevap : "Kitap" . Bu kodlar niye bu kadar değerli anlamıyorum . Sanki örnek kodları indiren kitabı almıcak!!<br />
<br />
<br />
Kodları elle yazdığım için bitirme süresi çok uzun oldu . Bazı yerleri okuyup geçmek zorunda kaldım . Kitap genel olarak güzel anlatıyo fakat bazı bölümde verilen kodlar denildiği gibi çalışmıyo . Basit hatalar var , kitaptakinin aynısını yazim , çalışsın diyenlerin şevki kırılabilir . Bazı jquery fonksiyonları sadece anlatıp geçilmiş . Nasıl kullanılır , niye kullanılır , parametreler ne işe yarar söylenmemiş . Ama kitaptaki bilgiler internette birleşince ortaya güzel şeyler çıkıyo . <br />
<br />
Javascript , php , veritabanı , html üzerinde ağırlıklı olarak durulmamış . Kısaca anlatıp geçmek tercih edilmiş . Kitabı tam olarak anlamak istiyosanız bunları temel olarak bilmeniz gerekiyo . Yoksa kitabın yaklaşık 1/4 ünden bişey anlamazsınız .<br />
<br />
Jquery mobile kısmı benim kitabı gerçek alma sebebim ama istediğim şeyleri bulamadım . 1-2 temel şey var ve bu bütün projelerde var . Mesela adam sadece 1 label göstericekse illaki "header , content , footer" kısımlarını ekliyo ve bu kodlar en az 10 satır. Onun yerine başta bunları anlatıp ilerisinde parça kod olarak verilse sayfa sayısı azaltılabilir , daha çok konu anlatılabilirdi . Ama Türkiyede ne kadar sayfa , o kadar para gibi bişey var sanırım . Tabii bu kitabın fiyatına da yansıdı . Dediğim şeyler yapmılmış olsa kitap 500 sayfadan 350 sayfaya rahat bi şekilde düşebilirdi . Ama yazarın tercihi diyip geçmek gerek .<br />
<br />
Jquery mobile dan sonra Eclipse ve Phonegap kısımları var . Ben javascript ile cross platform mobil uygulama yazmayı tam olarak mantıklı bulmadığım için o kısmı atladım . Ama o kısım da hızlı geçmiş . Zaten Eclipse e android SDK sı kurmak başlı başına 5-6 sayfa .<br />
<br />
Sonuç olarak kitap yararlı oldu ama beklediğim gibi beni "aydınlatmadı" . Biraz daha pratik yapmış oldum . Bi de yazar jquery kütüphanesini kullanmayı değil fonksiyonları kullanmayı anlatmış . Yani jquery API sine bakınca yeni fonksiyonları tam olarak anlayamadım . Dreamweaver da otomatik tamlamlamayı tam olarak desteklemediği için kodları kolayca yanlış yazabilidim . Bayaa bi yerde debugging için alert verdirmem gerekti . Fakat kitabı bitirince anladım ki ben javascript , php , html yazmayı sevmiyomuşum . Ne yazıkki bu da değişmedi ama en azından 1-2 tane jquery ve özellikle jquery mobile pdf si bitirme hedefim var . PDF leri indirdim , şimdi seçim yapmam gerekli.<br />
<br />metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com6tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-63501311655695327602013-03-15T14:41:00.001-07:002013-03-15T14:50:32.128-07:00Oturduğun Yerden , Hatta Yatarak PARA KAZANMA<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiH_sChBpNJp6N46B5ez-zN6FQIiJP2l2N1f5XyGaOFl-uFzZyx6IBp1ZTYgtUlLGHwujU_jyt2cLM5My9u0Kf-mCKxkPGOox1ULFB1BW5PHRAIOK7gLrHkMNsXvcCo_J4QIktfs17dYaY/s1600/foreverliving-logo_5.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="128" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiH_sChBpNJp6N46B5ez-zN6FQIiJP2l2N1f5XyGaOFl-uFzZyx6IBp1ZTYgtUlLGHwujU_jyt2cLM5My9u0Kf-mCKxkPGOox1ULFB1BW5PHRAIOK7gLrHkMNsXvcCo_J4QIktfs17dYaY/s320/foreverliving-logo_5.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
Merhaba . Öncelikle bu yazıyı Google dan arayarak bulduysanız bayaa bi site gezmiş , okumuş ve gerçekten yattığınız yerden para kazanacağınıza inanıyosunuz demektir .<br />
<br />
Ben inanmıyorum . Ama inanıp internette seni bulup inandırmaya çalışan daha da kötüsü çevremde iananlar var.<br />
<br />
İlk örnek ne yazıkki internetten . Bir bayan (adını hatırlamıyorum) ben uyurken aradı ve "merhaba metin bey şu şu şu siteniz çok güzelmiş , çok beğendim" diye lafa başladı . Ama ilk lafında muhabbete yanlış yerden girdi çünkü sitem ödeme yapmadığım için kapatıldı ve ben siteyle en az 5 aydır uğraşmıyorum . Uykulu uykulu "site kapalı , o hosting firmasının index" i dedim ve o da "hee , düşünemedim " dedi . Amacı daha sonra ortaya çıktı . "Affiliate sistemimizle ilgenirmisiniz" diye konuya girdi . Ben de uykunun verdiği bi sersemlikle "ne ? " diye cevap verdim sanırım . O da ben bu kelimeyi bilmiyorum sanıp "Satış ortaklığı projemiz var , oturduğunuz yerden ..... (devamı belli zaten)" diyip lafa girdi . Ben zaten uykumun derdindeydim . Ard arda "Yok , ilgilenmiyorum , olmaz , hı hı , ewt , hmm" dedikten sonra bayan istemediğimi anladı ve "tamam o zaman iyi günler" diyip kapattı .<br />
<br />
Telefon olduğu için sıkıntı yok , istediğim zaman kapatabilirim , tek kötü yanı uykumu bölmüş olması . Ama daha da kötüleri var "kıramayacağın dostun" .<br />
<br />
İkinci örnekte çocukluk arkadaşım , hangi üni hatırlamıyorum ama Uluslar Arası İlişkiler okuyo ve gerçekten çok iyi birisi . Bi gün facebook dan "seninle ilgili çok iyi projem var " dedi ve projenin ne olduğunu ısrarlarıma rağmen söylemedi , ben de fazla üstüne gitmedim . Daha sonra telefonla aradı "çok iyi iş buldum , istediğin zaman çalışıcaksın , çok kazanıcaksın , ben yapıyorum , aklıma sen geldin ..." gibisinden yine meraklandırıcı cümleler söyledi fakat işi yine söylemedi . Üçüncü aramasında ise "ben şuan ofisteyim , sen de gel dedi". Ofis diyince gerçekten de ciddi bi iş yapıyo ve beni de ciddi bi işe çağırıyo diye tahmin ettim ve bi anda ikna oldum .<br />
<br />
Yazın ortasında çok sıcak bi günde Okmeydanı ndan Kadıköy e gitmek zorunda kaldım<a href="http://goo.gl/maps/6KQVM" target="_blank"> (ne kadar gittiğimi görmek için tıkla)</a> . Buluştuktan sonra "ofis" dediği yere gittik ve daha kapıdan ilk girerken "lanet olsun , tahmin etmeliydim " diye içimden geçirdim . Çünkü kapıda sözde bizi sonsuza kadar sağlıklı yaşatacak ilaçlar vardı ve %99 ihtimalle de iş saadet zincirinin içerisinde bi halka olmaktı ve ne yazıkki tahmin ettiğim gibi de oldu. Önce girmek istemedim , "yapmayalım , bunlar yalan , allah aşkına , ne olur , bırak gidim , acil işim çıktı " sözleri bile beni kurtarmadı ve yeni gelenlere yaptıkları seminere girmek zorunda kaldım . Tabii ki tek kurban ben değildim . Sistemin içerisinde olan diğer insanlar da arkadaş ve akraba kimi buldularsa getirdiler . Konuşmayı yapan bi doktordu . Sözünü başında "yeni gelenler neden burda olduklarını bilmiyolar , zaten ben de sizi buraya çağranlara kesinlikle söylememelerini tembih ettim dedi" ve o anda dostumu bu gerizekalının kandırdığını anladım ve tabii ki içimden küfür etmeye başladım . Daha sonra başlangıç konuşmasına girdi "ben hastalarıma eczanelerdeki ilaçları yazmaya utanıyorum . onlar kötü , bunlar iyi . bunu kullanan bana duacı" temalı bi konuşma yaptı. En son tabii ki saadet zincirini anlattı . Bütün saadet zincirlerinde olan bence "yalanları" söyledi . "Satmak zorunda değilsiniz , satmadan kazanıcaksınız , alt üye , üst üye , alt üyenin sattığının yüzde bilmem kaçı sana gelicek , senin sattığının yüzde bilmem kaçı üst üyene gidicek.." Ama sisteme girmen için 900 TL ödemen lazım .<br />
<br />
Bütün bu klişe lafları dinledikten sonra ara oldu ve "inanmayan arkadaşlar 2. bölüme katılmasalar da olur dediler" . Tabii ki ben de inanmayan olarak gitmek istedim . Ama arkadaşım , "bu bildiğin gibi değil , ben de kazanıyorum . Ailem ilaçları (firmanın lafı : kesinlikle ilaç değil , destekleyici ürün) kullanıyo çok memnun " dedi . Ama o kadar zırvalıkları dinledikten sonra 2. bölüme girersem arkadaşımdan nefret ederim diye girmemekte ısrar ettim ve girmedim .<br />
<br />
Firmayı söylemekte hiçbir sakınca yok . <a href="https://www.foreverliving.com/" target="_blank">Forever Living </a>(<span class="short_text" id="result_box" lang="tr"><span class="hps">sonsuza kadar</span> <span class="hps">yaşamak</span></span>) , işin daha da kötüsü benim arkadaşım biraz dindar birisi ve ahiret inancı çok sağlam . Benim şaşırdığım nokta böyle bi ismi olan firmaya nasıl inanıyo . Ben tam gidicekken tabii ki o beni 2. bölüm için kalmaya ve tüm sorularımı orta yollu bi şekilde cevaplamaya çalışıyodu . 3 ya da 4. kez "Sen nasıl bulaştın bu saçmalığa " diye sorduğumda cevap vermek zorunda kaldı . Eniştesi de bu işin içindeymiş , hatta 1. bölümde "biz yaptık , beğendik , siz de yapın " diye anlatanlar içindeymiş.<br />
<br />
Sonuç olarak şu ana kadar çok yattığınız yerden para kazanın yazısı , videosu , teklifi , sistemi gördüm ve bence hepsi yalan . Bunu okuyup bu sitemi savunanlar olabilir , belki bu işten para da kazanıyolardır ama reklamlarda dedikleri gibi "zengin olma sırası sizde , şu ana kadar ... kişi zengin oldu" diye bişey yok . Bence bu sistemlerde en çok kazanan tepedeki zeki insanlar . Bu sistemler bi ara patlama yapmıştı ve ev ev dolaşıyolardı ama dolandırıcılık haberlerinden sonra azalmaya başladı.<br />
<br />
Eğer ki yazıyı okuduktan sonra varsa tarayıcıdaki diğer sekmelerde duran yatarak para kazanma konulu içeriğe bakacaksanız devam edin . Ama allah aşkına saadet zinciri olmasın , dostlarınızı boşuna yormayın . İyi Günler , Bol kazançlar metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-77985047061898942752013-03-06T14:26:00.001-08:002013-03-06T14:40:22.756-08:00Microsoft Student Partner ( MSP ) "Adayı" oldum<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://mcansozeri.files.wordpress.com/2011/01/msp2.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="81" src="http://mcansozeri.files.wordpress.com/2011/01/msp2.png" width="400" /></a></div>
<br />
Merhaba . Uzun bir bekleyişten sonra MSP adaylığına başvurumun kabul edildiğine dair mail aldım ama sonuçtan çok süreç beni yordu . İşte süreç :<br />
<br />
İlk olarak 2 dönem önce başvurdum MSP olmak için . O zaman başvuru formunu doldururken video göndermek de zorunluydu . Videoda genel olarak "neden MSP olmak istiyorum , olursam neler yapıcam " gibi soruları cevaplamak gerekiyodu . Kısa video olması gerekiyodu tabii ki , ortalama 5 dk demişlerdi fakat ben videoyu çekmek için 2 günümü harcadım . Hep aklıma yeni bişi geldi , hızlı konuştum , yawaş konuştum , saçma konuştum , arkadan biri geçti falan derken ilk gün 3-4 saat uğraşmama rağmen "tamam oldu" denecek bişey çıkmadı ortaya . Diğer gün artık ne diyeceğimi kafamda toparlamıştım . 1-2 saatte derdimi anlattım ve baktım ki derdim maksimum 2.5 dakikalıkmış . Videoda genel olarak programlama bilgim üzerine konuştum , Windows 8 , Windows Phone 8 derken MSP olmak iyi olur , hem de bu teknolojileri yakından tanıma , anlatma fırsatı bulurum dedim .<br />
<br />
Videoyu youtube a yükledikten sonra formu eksiksiz doldurdum ve yolladım. MSP başvurusu haberi bölümün facebook grubunda olduğu için diğer arkadaşlarda başvurmuştur diye düşündüm . Sonuçları heyecanla beklerken seçilmediğimi gördüm . İşin daha da kötüsü bizim okuldan seçilen hiçkimse yoktu . Tabii ki değerlendirme sonrasında videoyu sildim <br />
<br />
Diğer dönem ise reddedilmenin kırgınlığı ile "amaan ne başvurucam" diyip başvurmadım . Bu dönem de yine grubun facebook sayfasında gördüm ve yine başvurmucam derken başvurunun son günü "formu doldurup yollarım , ne olursa olsun " ( video çekmiyeceğim garantiydi ) formu doldurup yolladım . Bu dönemin diğer dönemlerden farkı başvuruların tekbir sitede sadece "Region" farkına göre olmasıydı . Video istenmiyodu ve başvuru formu ingilizceydi . Ben de madem başvuru formu ingilizce açıklamaları da ingilizce istiyolardır mantığıyla formu ingilizce doldurup gönderdim . Zaten yazıcaklarımı da önceden düşünmemiştim . Aslında açıklamalar türkçe de doldurulabilirmiş ve benim yeni başvuru formu göndericek kadar zamanım vardı fakat yine uğraşmadım ve öyle kaldı.<br />
<br />
Sonuçlar yaklaşık olarak 15-20 gün önce açıklanmalıydı fakat resmi bi açıklama olmadı . Daha sonra ise facebook sayfasında MSP listesi güncellendi ve bizim bölümden 2 kişi şeçilmişti ve ben yoktum (halaa yokum) . Seçilemedim , bitti artık derken kesin sonuçların o liste olmadığı , en geç 1 Mart a kadar başvuranlara cevap vericeklerini söylediler . 1 Martta da mail gelmedi . Artık seçilemediğim garanti derken 5 Martta Windows a Need For Speed Most Wanted 2012 oyununu bitirip mailime bakarken kabul edildiğimi gördüm . Yani sonucu Windows da görmüş oldum. Mailde şunlar yazıyo : "
<i>MSP programı için
yaptığınız başvuru bizlere ulaştı ve değerlendirmelerimizi tamamladık.
MSP’lik öncesinde, programa MSP adayı olarak katılımınız onaylandı.
Önümüzdeki dönem içerisinde göstereceğiniz katılım süresinde,
MSP lideriniz ile yürüteceğiniz çalışmalar temel olmak üzere,
performansınız değerlendirilip, adaylıktan MSP’liğe geçme durumunuza
karar verilecektir</i>." dendi ve MSP liderimden mail geliceklerini belirttiler<br />
<br />
Şuanlık bir mail gelmedi ve MSP liderim kim , acaba neler olucak , neler yapıcaz , Windows 8 , Windows Phone 8 konusunda neler olucak beklemekteyim . Birazcık uzak kaldığım Microsoft teknolojileri hakkında artık daha fazla bilgi sahibi olup başkalarına da anlatabilirim umarım . Aynı dönemde MSP adayımıyız emin değilim ama bizim bölümden diğer seçilen kişi "Ruşen Tezelci" de bence bizim sınıfta MSP liği hak eden 3 kişiden biri (hakedenlerin hepsi bayan!!!!) .<br />
<br />
Sonuç olarak seçilmiş olmanın verdiği bi haz var ama beni daha çok etkileyen süreç oldu .<br />
NOT : Seçilemeseydim başka bi blog yazısı da kafamda hazırdı . Son 1 haftadır o yazıyı şekillendiriyodum bu yazı sürpriz oldu .metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-52986370120750316212013-02-09T16:32:00.002-08:002013-02-09T16:32:36.123-08:00IOS İnternetten Resim İndirme AsenkronMerhaba . Önceki örnekte internette verilen linkten resimi indirme ve göstermeyi anlattım . Bu kez ise aynı işlemi asenkron yapmayı anlatıcam . Öncelikle asenkronun gerekliliğini anlatim .<br />
Önceki örnekte resim indirilirken Main Thread kullanılamaz olur ve kullanıcı resimi indirme esnasında hiçbir işlem yapamaz. İnternetin yavaş olması bu zamanın artmasına neden olur ya da uygulama hata verebilir. Bunun yerine aynı resmi asenkron indirerek Main Thread i kullanmadan yapabiliriz . Böylece kullanıcı istediği işlemi yapmaya devam edebilir . Kodlara tam anlamıyla hakim olabilmek için "dispatch_queue " ye biraz alışık olmak gerekir.<br />
<br />
İndirme kodları önceki örneğin aynısı , o kodları anlatmıcam , sadece aynı işlemi asenkron yapmayı anlatıcam .<br />
<br />
Fonksiyonumuzun adı bu kez "<code>-(void)resimIndirASYNC:(NSString*)resimLink</code>" .<br />
<br />
<code>
dispatch_queue_t queue = dispatch_get_global_queue(DISPATCH_QUEUE_PRIORITY_DEFAULT, 0);</code><br />
<br />
<br />
ile dispatch kullanarak queue oluşturuyoruz ve işlem asenkron olacağı için dispatch_get_global_queue yi kullanıyoruz ve bu fonksiyon 2 parametre alıyo . 1. parametre öncelik , yani işlemin önceliği . Bunu standart olarak "DISPATCH_QUEUE_PRIORITY_DEFAULT" diyoruz. Yani varsayılan . extra bi öncelik gerektirmeyecek şekilde . 2. parametre ise sistem Flag ı . Bu değer genellikle "0" olur . Zaten Apple dökümanlarına baktığınızda bu değerin 0 dan farklı olması durumunda geriye Null döndürülebileceği söyleniyo . Yani her zaman 0 yazıoruz .<br />
<br />
dispatch_async fonksiyonu verilen işlemi oluşturduğumuz queue de asenkron olarak yapmamızı sağlıyo . Burada indirme işlemi yapıcak . Bu fonksiyonda 2 parametre var . 1. parametre asenkron işlemin hangi queue üzerinde çalışacağı . Oluşturduğumuz "queue" değişkeni 1. parametremiz oluyo . 2. parametre ise bir blok yani asenkron olarak çalışacak fonksiyon . Yani indirme işleminin yapılacağı işlem .<br />
<br />
Resmi asenkron olarak internetten indirdikten sonra bu resmi UIImageView de göstermek için Main Thread i kullanmamız gerekir . Çünkü kullanıcıyla iletişime geçilen tek thread main thread dir . Bu işlem senkron olarak yapılmalı , yani Main Thread etkilenmeli . Asenkron işlemin içinde senkron işlem yaptırmak için "dispatch_sync" metodu kullanılır ve bu metod da dispatch_async gibi 2 parametre alır . İşlemin senkron olması için 1. parametre "dispatch_get_main_queue()" , yani kodların main thread üzerinde çalışması . 2. parametre ise çalışacak kodlar . Burda basit olarak indirdiğimiz resmi UIImageview üzerinde gösteriyoruz .<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<code><code><code><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh9V5H9bScer7GUseCvszDP1k5YUT3aI-5HTQvomh8pKyRaVgIHdDVs9SYZL04O_lUybdsaKs9nKdeNjMvohDeeSNqxSZEqCofHYST5MNriewSmJOfOqFAt4tRWZYNkEdgh_Du43C_9CQ4V/s1600/Ads%C4%B1z+24.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="356" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh9V5H9bScer7GUseCvszDP1k5YUT3aI-5HTQvomh8pKyRaVgIHdDVs9SYZL04O_lUybdsaKs9nKdeNjMvohDeeSNqxSZEqCofHYST5MNriewSmJOfOqFAt4tRWZYNkEdgh_Du43C_9CQ4V/s640/Ads%C4%B1z+24.png" width="640" /></a></code></code></code></div>
<code><code><code>
<br />
<br />
<code>
- (void)viewDidLoad<br />{<br /> [super viewDidLoad];<br /><br /> NSString *resimLinki = @"https://devimages.apple.com.edgekey.net/technologies/tools/images/new_hero20110308.jpg";<br /> <br /> [self resimIndirASYNC:resimLinki];<br />}</code></code></code></code><br />
<code><code><code><code></code></code></code></code><br />
<code><code><code><code></code></code></code></code><br />
<code><code><code><code><br />
<br />
-(void)resimIndirASYNC:(NSString*)resimLink{<br /><br /> dispatch_queue_t queue = dispatch_get_global_queue(DISPATCH_QUEUE_PRIORITY_DEFAULT, 0);<br /> <br /> <br /> dispatch_async(queue, ^{<br /> <br /> <br /> <br /> NSURL *resimUrl = [NSURL URLWithString:resimLink];<br /> <br /> NSData *resimData = [NSData dataWithContentsOfURL:resimUrl];<br /> <br /> UIImage *indirilenResim = [UIImage imageWithData:resimData];<br /> <br /> <br /> <br /> dispatch_sync(dispatch_get_main_queue(), ^{<br /> <br /> imageView.image = indirilenResim;<br /> <br /> <br /> });<br /> <br /> <br /> });</code><br />
<br />
<br />
<br />
<br />
}<br />
<br />
<br />
</code></code></code>metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-67360524090173299552013-02-09T16:07:00.001-08:002013-02-09T16:07:06.847-08:00IOS İnternetten Resim İndirme KoduMerhaba . IOS de verilen linkten resim indirme ve bu resmi UIImageView de göstermeyi anlatıcam . Bu örnek en basit örnek ve resim internetten indirilirken Main Thread kullanılıyo . Bu durumda diğer viewler (buton falan) kullanılamaz .<br />
<br />
Ekranı kaplayan UIImageView ekledim ve indirilen resim burada gösterilecek .<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhCJRxR51QWMBjBCnOQcBJB-zGLRP8SCI6YnONVFQxsV6rQ_7-r1tni212fCM0qoN2-e_e4iEXIqmTlJFG9Hcm8EErlUEDW47eNT3yqvC2Zsvh3yU0ZGRojkRCQpI_tjiUTTiyWZi5MxYea/s1600/1.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="354" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhCJRxR51QWMBjBCnOQcBJB-zGLRP8SCI6YnONVFQxsV6rQ_7-r1tni212fCM0qoN2-e_e4iEXIqmTlJFG9Hcm8EErlUEDW47eNT3yqvC2Zsvh3yU0ZGRojkRCQpI_tjiUTTiyWZi5MxYea/s640/1.png" width="640" /> </a> </div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<code>@property(nonatomic,retain)IBOutlet UIImageView *imageView;<br /> </code></div>
ile UIImageView için property oluşturuyoruz ve imageview imize bağlıyoruz . Böylece indirdiğimiz resim bu imageview de gösterilebilecek. Property i ".m" dosyasında synthesize etmemiz gerekiyo.<br />
<br />
Resim indirme işlemini fonksiyona atadım ve bu link dışarıdan indirilecek resimin linkini alıyo .<br />
<br />
<code> -(void)resimIndir:(NSString*)resimLink</code><br />
<br />
NSString tipindeki link NSUrl oluşturmak için kullanılıyo . <br />
<br />
<code> NSURL *resimUrl = [NSURL URLWithString:resimLink];</code><br />
<br />
URLWithString metodu verilen linkten NSUrl oluşturmamızı sağlar .<br />
<br />
<code>NSData *resimData = [NSData dataWithContentsOfURL:resimUrl];</code><br />
<br />
ile de verilen url den NSData türünde bilgi gelir . NSData genel bir kavram ve birçok tip için kullanılır . Biz de resimimizin bilgisini burada tutucaz . Gerçek indirme işlemi burada yapılıyo<br />
<br />
<code>UIImage *indirilenResim = [UIImage imageWithData:resimData];</code><br />
<br />
ile de indirdiğimiz veriyi resime dönüştürüyoruz . Artık bu resmi kullanabiliriz<br />
<br />
<code>imageView.image = indirilenResim;</code><br />
<br />
bu adımda da resimin gösterilme aşaması var . Eğer ki herşey doğru çalışıyosa resmi görmeniz gerekir.<br />
<br />
Yazdığımız fonksiyonu denemek için ViewDidLoad metodunda örnek olarak bir resim indirdim .<br />
<br />
<code> NSString *resimLinki = @"https://devimages.apple.com.edgekey.net/technologies/tools/images/new_hero20110308.jpg";<br /> </code><br />
<code> [self resimIndir:resimLinki];</code> <br />
<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiuyy7BKE4NuKrWWNf4tKehZCQ4XeYh5f2xM3rW0jyzL0_SxMxM9FqZcmTOx9Rq4bjgJUSAXxtrls_dcb5jTysPh7oMQPDHVEOEdrPV2W6L0O7KjghuKNCXSlr_PYEkrE4E9xvvNgcLz-II/s1600/Ads%C4%B1z+2.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiuyy7BKE4NuKrWWNf4tKehZCQ4XeYh5f2xM3rW0jyzL0_SxMxM9FqZcmTOx9Rq4bjgJUSAXxtrls_dcb5jTysPh7oMQPDHVEOEdrPV2W6L0O7KjghuKNCXSlr_PYEkrE4E9xvvNgcLz-II/s640/Ads%C4%B1z+2.png" width="640" /></a></div>
<br />
İstediğiniz resimin linkini yazarak resimi indirebilirsiniz.<br />
<br />
Birsonraki yazıda resmi asenkron olarak indirip ekranda göstermeyi anlatıcam<br />
<br />
<br />
<code>-(void)resimIndir:(NSString*)resimLink{<br /> <br /> NSURL *resimUrl = [NSURL URLWithString:resimLink];<br /> <br /> NSData *resimData = [NSData dataWithContentsOfURL:resimUrl];<br /> <br /> UIImage *indirilenResim = [UIImage imageWithData:resimData];<br /> <br /> imageView.image = indirilenResim;</code><br />
<br />
<br />
}<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-35164784017512996272013-01-10T16:25:00.001-08:002013-01-10T16:25:19.016-08:00iosprogramlama.blogspot.com kapandı !!!<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://www.programlamadefteri.com/wp-content/uploads/2011/10/logo2kn1.png" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="54" src="http://www.programlamadefteri.com/wp-content/uploads/2011/10/logo2kn1.png" width="200" /></a></div>
<br />
Merhaba . Yaklaşık 10 dk öncesine kadar hayatımın nasıl gittiğine dair blog yazısı yazıyodum ki yarıda vazgeçtim , benim bile ilgimi çekmedi .<br />
<br />
İkinci konu olarak da <a href="http://iosprogramlama.blogspot.com/" style="color: #0000cc; text-decoration: underline;">http://iosprogramlama.blogspot.com/</a> sitesinin kapatılması. IOS konusunda Türkçe kaynağın çok az olmasından dolayı bulduğum siteleri kaçırmak istemiyorum . işte bu da onlardan biriydi. Site pro düzeyde kodlama anlatmıyo ama iyi ipuçları veriyoDU. Sitenin feed ine abone oldum ve yaklaşık olarak günde 2 kere siteye yeni içerik eklendimi diye bakıyodum . Siteyi fark ettiğim anda zaten bütün yazılarını okudum . Bazıları basitti , okudum geçtim , bazılarını halaa anlamıyorum . Siteye giriş yok tabii ki ama Google önbelleği ile girmek isteyenler için : <a href="http://webcache.googleusercontent.com/search?q=cache:0bJap_zAjvsJ:iosprogramlama.blogspot.com/+&cd=1&hl=tr&ct=clnk&client=firefox-a">LİNK</a><br />
<br />
Site bir kişinin sitesi değil . Yazarlar kısmında "<span>Anadolu Üniversitesi iOS Ekibi</span> " yazıyo ve büyük ihtimalle üniversitenin öğrencileri tarafından yazılıyodu . Ya öğrenciler mezun oldu ya da artık ilgilenmediler ki site kapandı ama kendi tahminimce mezun olup işe başladılar ve geçim kaygısı falan filan onları da sardı .<br />
<br />
Bir diğer örnek ise <a href="http://getitandroid.com/">http://getitandroid.com</a> ve android ile ilgili bilgiler yer alıyo .Site kapanmadı ama son yazı 12 Eylül 2011 tarihinde yazılmış. Bu site de zaten tek bir kişi tarafından değil Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi öğrencileri tarafından yönetiliyodu . Bu sitenin kurucusu olmasa da en aktif yöneticisini tanıyorum . Birebir olmasa da mail olarak sohbetimiz oldu ve sanırım geçen seneye kadar o da öğrenciydi ve şimdi mezun oldu ve çalışıyo . Diğer yöneticiler zaten fazla aktif değillerdi , onlar da karambole gitti .<br />
<br />
Üçüncü örneğim de <a href="http://www.programlamadefteri.com/">www.programlamadefteri.com</a> olsun. Site halaa aktif ve kimler tarafından yönetiliyo o kadar da umrumda değil . Forum bölümü Android kısmında aktif ama IOS kısmında yok gibi bişey . Bunların da vazgeçtikleri konu videolu dersler . Site ilk açıldığında videolu dersler yapılacak deniyodu ama sadece konuların başlangıç kısımları var ve başka video da çekilmicek galiba .<br />
<br />
Bu görüşlerin hepsi tüketici gözünden tabii . Yani "bi site açtın sahip çık kardeşim" mantığı . Ama bi de işin diğer tarafı var . Yani iosprogramlama.blogspot.com sitesinden hiç kar etmediler , getitandroid.com okul bittikten sonra hayatını devam ettiricek kadar popüler değildi , programlamadefteri.com a içerik ekleyenler büyük ihtimalle öğrenci ve onlar da okulları bitip çalışmak zorunda olduklarında siteden kopucaklar . Belki yerlerine başkaları gelicek , belki de site diğer siteler gibi kaybolucak ya da eski bilgilerle dolu olucak . Ama ne olursa olsun bence site kapanmamalıydı . Sonuçta blogspot.com uzantılı bi site ve domain ve hosting e para ödenmiyo .<br />
<br />
Bu kadar şey yazdıktan sonra biri de çıkıp doğal olarak "sen yap da görek" diyebilir . Ama kendim de biliyorum ki ben de başlasam illaki bi yerde bırakıcam ve okulun bitmesi yakın olduğundan bu uzun sürmücek . İşte o yüzden hiiçç başlamıyorum . Ama durumlar değişir de yazanların değeri artarsa işte o zaman daha mantıklı düşünürüm . işte o güne kadar ingilizce den türkçeye çeviri IOS programlama kitapları ve paralı video lara devam ...metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-17614089688720476492012-12-12T16:31:00.000-08:002012-12-12T16:35:11.913-08:001 Yıldır IOS Geliştiricisiyim <div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://devimages.apple.com.edgekey.net/technologies/tools/images/new_hero20110308.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="180" src="https://devimages.apple.com.edgekey.net/technologies/tools/images/new_hero20110308.jpg" width="200" /></a></div>
<br />
Merhaba . Apple dan gelen<b> "</b>Renew your iOS Developer Program membership" maili ile geliştirici hesabı üyeliğimin yenilenmesi istendi. Bu da demektir ki 1 yıldır resmi olarak IOS geliştiricisiyim. Bu mail 28 kasım da geldi ve dün (12 Aralık ) günü de işlemleri halledip Apple a geliştirici parasını ödedim ve az saat önce de geliştirici hesabımın yenilendiği maili geldi.<br />
<br />
1 yıl önce büyük bi heyecanla geliştirici olmak için düşünürken şimdi 1 yılı tamamlamanın haklı gururunu yaşıyorum sanırım. Mail geldiği an aklıma IOS için harcadığım 1 yılda yaşadıklarım geldi. Bana kazandırdıkları , kaybettirdikleri , hatırlattıkları , yeni hedefler , amaç gibi görünen araçlar falan filan ...<br />
<br />
Öncelikle kazandırdıklarına gelelim : İlk olarak maddi kazancından bahsedim . Apple a geliştirici olmak için 99$ ödemek gerek ve "acaba boşuna mı gidicek" diye düşündüm tabii ki . Ama bilgisayar ve türevleri konusunda rahat para harcayan ben sanırım bu konuya fazla yoğunlaşmadım ki hemen gönüllü olarak ödeme yaptım . 1 yıl için 99$ ödedim ama az önce baktığım kadarıyla bunun kat be katını kazanmışım (tabii ki rakam vermicem) . Yani o konuda zararda değilim.<br />
Ama daha da önemlisi manevi katkısı : Bunu zaten bi yerde "Iphone geliştiricisiyim" (IOS denince anlaşılamayabiliyo) dediğinde anlıyosun , çünkü Türkiyede özellikçe çevremde IOS geliştiricisi çok ama çok az . Ayrıca "Android biliyorum " diyerek başvurduğum şirketlerden cevap zor gelirken "IOS geliştiricisiyim" dediğim şirketler sağolsunlar bana staj konusunda yardımcı oldular ve hatırı sayılır bir yüzdeyle şirketlere kabul edildim ama tabii ki 1 şirkette staj yaptım. Aynı özeni iş başvurularında da bekliyorum.<br />
<br />
Kaybettirdikleri : Aslında kaybettirdiği olarak görücek bişey yok gibi .En azından şimdilik . Çünkü IOS konusunda ilerlemek istiyorum ama ileride "lanet olsun , nerden bulaştım" dersem o zaman bana bişeyler kaybettirmiş olucak.<br />
<br />
Hatırlattıkları : Yeni bir dil öğrendiğim için Erdinç Hocanın derste anlattığı ve benim de "çok saçma" dediğim şeyleri hatırladım . Ben adam sadece bize C# anlatıyo zannederken adam bize alttan alttan mantık anlatıyomuş. İşte o mantıkları hatırlamak , kullanmak bende bi geriye dönüş yaşattı biraz.<br />
<br />
Yeni Hedefler : Yeni bişiler öğrenmek , yeni ortamlar görmek yeni hedefleri de beraberinde getirdi. Önceden "bi site açim onunla uğraşim" derken artık başka şeylerin de olduğunu görüyorum.<br />
<br />
Amaç gibi görünen araçlar : Hiç unutmam kariyer.net de iş ilanına bakarken IOS geliştiricisi aranıyodu ve ben de ilana bakim demiştim. İlanda işe giren kişiye son model Macbook pro vericeklerini söylemişlerdi ve ben sırf o bilgisayar için o işe girmek istiyodum . Şu an bana çok saçma gelen bişi çünkü o özelliklere yakın bi Macbook um var ve sanırım hevesimi aldım ama o zaman gerçekten sırf onun için o iş bana çok çarpıcı gelmişti (şirketin adı halaa aklımda) . İşte bu 1 yılda amaç edindiğim şeylerin bazılarının araç olduğunu gördüm ve sanırım şimdi de amaç olarak gördüğüm şeyleri ileride araç olarak görücem. Gittiği yere kadar artık.<br />
<br />
1 yılı IOS konusunda iyi geçirdim ama tabii ki daha iyi geçirebilirdim . Çünkü her zaman daha iyi yapılabilirdi. Sanırım küçük bi çapta da olsa kutlamayı hak ettim metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-15036594124524961442012-11-19T05:56:00.000-08:002012-11-19T06:09:15.713-08:00Steve Ballmer - Bilişme Tepki Olarak Doğdum<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://phandroid.s3.amazonaws.com/wp-content/uploads/2010/08/steve-ballmer.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="193" src="http://phandroid.s3.amazonaws.com/wp-content/uploads/2010/08/steve-ballmer.jpg" width="320" /></a></div>
İşte gördüğünüz bu adam Microsoft u yönetiyo...<br />
Normalde ne Steve Jobs ne de Bill Gates ne de bir başkası için
böyle şeyler yazarım ama bu adam gerçekten de blogumda yer almayı hak
ediyo.<br />
<br />
İşin başına dönücek olursak... <br />
<br />
<br />
Windows 8 ve Windows Phone 8 in tanıtımını en az 2 hafta önce bilgisayarıma indirdim ve gözümün önünde olsun diye masaüstüne koydum. Bugün de sınavdan çıktıktan sonra "film izliyim bari" dedim ama bilgisayarımda neredeyse hiç film yoktu ve ben de bari Microsoft un sunumunu izliyim dedim ve izledim.<br />
<br />
İlk olarak gözüme çarpan şey tabii ki Steve Ballmer (genel olarak).Microsoft un CEO su olarak bu sunum onun ve şirket için çok önemli ama adam o kadar da özen göstermemiş. Benim fark edebildiklerim :<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://technomonde.com/wp-content/uploads/2012/10/1_img_0720dd-490-x-450.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="183" src="http://technomonde.com/wp-content/uploads/2012/10/1_img_0720dd-490-x-450.jpg" width="200" /></a></div>
Giydikleri : Giyim - kuşam dan fazla anlamayan biri olarak milletin ne giydiğine bakmam. Ama bu sunumda giydikleri gerçekten de görülmemezlikten gelinicek gibi değildi.Sanki adam sunuma değil de pikniğe gelmiş gibiydi. Giyim konusu aslında fazla kurcalanmaması gereken bi konu çünkü iş hayatı diyince hep takım falan akıla gelir. Ama bu nedir yaa (Keşke tam olarak görebilseydiniz , o zaman hak verirdiniz.)<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
İkinci olarak ise konuya hakimliği : Microsoft büyük şirket olduğu için doğal olarak birçok şirketle çalışıyo ve Microsoft ürünleri birçok cihazda çalışıyo. Bu şirketlerden büyük olanların ürünlerinin yeni Windows ile tanıtmak tabii ki bu adama düşüyo.Ama sanırım konuya tam hakim değil ki ekran geçişleri , zoom , swipe , gesture ları tam yapamadı ve bazen 3-4 kere denedi.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://blog.seattlepi.com/microsoft/files/library/ballmer_sweaty.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://blog.seattlepi.com/microsoft/files/library/ballmer_sweaty.jpg" /></a></div>
<br />
Bağırarak bişeyler anlatma : Normalde uygulanan yöntem normal olarak anlatmak , güzel ya da mükemmel özellikeri daha bi vurgulayarak anlatmak . Ama bu adam normalde sesli konuşuyo (rahatsız edecek derecede) , güzel özellikleri anlatırken bağırıyo (küfür yiyecek derecede) , mükemmel özellikleri söylerken de böğürüyo (insanlıktan çıkarcasına). Yüksek sesle konuşmak özgüven göstergesi falan diyenler bi de bu adamı dinlesinler. Ama her konferansta sıklıkla söylenen "we are so excited..." ile başlayan cümlenin hakkını veriyo. Resim de bunun göstergesi. Videoyu izleyenler bana sonuna kadar hak vericek.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.youtube.com/embed/wvsboPUjrGc?feature=player_embedded' frameborder='0'></iframe><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Gerçekte nasıldır bilmiyorum ama bu adam bana diğer yöneticilerden daha samimi ve açık geliyo.İşte böyle açık birisinin sözleri acaba şirket içinde ciddiye alınıyomudur. Acaba ona akıl hocalığı yapan birileri , onun bu gazını alan birileri varmıdır gerçekten merak ediyorum. Çünkü bu halleri , bu adamın potansiyel özürlü olduğunu gösteriyo. Böyle birisi acaba şirket kötüye gittiğinde çok büyük kararlar alabilir mi.. Eğer ki iş hayatında da bize göründüğü gibi içtense ve gerçekten de bu kadar eğlenceliyse şirketi gerçekten batma seviyesine taşımaz zaten. Çünkü normalde bir şirket yönetisine bir TV programında sorulmaması istenen soruları bu adama amele bir kişi bile sorabiliyo ve karşılığında da tatminsel bir cevap alabiliyo. İşte size başka bir örnek. <br />
<br />
<br />
<object class="BLOGGER-youtube-video" classid="clsid:D27CDB6E-AE6D-11cf-96B8-444553540000" codebase="http://download.macromedia.com/pub/shockwave/cabs/flash/swflash.cab#version=6,0,40,0" data-thumbnail-src="http://2.gvt0.com/vi/Ar_r2kE9Ej4/0.jpg" height="266" width="320"><param name="movie" value="http://www.youtube.com/v/Ar_r2kE9Ej4&fs=1&source=uds" /><param name="bgcolor" value="#FFFFFF" /><param name="allowFullScreen" value="true" /><embed width="320" height="266" src="http://www.youtube.com/v/Ar_r2kE9Ej4&fs=1&source=uds" type="application/x-shockwave-flash" allowfullscreen="true"></embed></object><br />
<br />
Eğlenceli ve soru sorulabilir birisi olarak diğer platformlara da açık birisi.Gittiği bir üni. de bir öğrenci "Mac imi imzalarmısınız ? " diye sorduğunda ortamdan uzaklaşmadı ya da hayır diyip azarlamadı. Normalde yöneticilerden beklenmedik bi hareket yaptı ve işin içine mizah da katarak macbook u imzaladı. (Keşke ben de imzalatabilsem) . İşte o video ve tabii ki videonun youtube sayfasındaki ilk 2 yorum çok güzel<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.youtube.com/embed/GwzklHZqkbE?feature=player_embedded' frameborder='0'></iframe> </div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<br />
İşte bu adam bilişim dünyasının yaklaşık yarısını yönetiyo ve bilişim dünyasına tepki olarak mı doğdu , yoksa bilişim dünyası gerçekten böyle birisini mi bekliyodu emin değilim. Ama şu ana kadar adamda "star" ışığı göremedim. İşte onun için burada yer aldı , yani aramızdan biri gibi.<br />
<br />
Son olarak da Steve Ballmer ın efsanevi videosuyla kapanış yapmak istiyorum. İlk oynadığı Windows reklamı. O zamandan belli etmiş kendini. Umarım bi gün bi yerde bu adamla karşılaşırım ve umarım 10 dk muhabbet etme şansımız olur.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.youtube.com/embed/tGvHNNOLnCk?feature=player_embedded' frameborder='0'></iframe></div>
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-46319693127287401722012-11-02T15:08:00.002-07:002012-11-02T15:08:33.975-07:00Vakıfbank ın "0" Güvenlikli Sistemi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://www.ispanyol.net/wp-content/uploads/2010/09/vakifbanklogo.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="150" src="http://www.ispanyol.net/wp-content/uploads/2010/09/vakifbanklogo.jpg" width="200" /></a></div>
<br />
Merhaba. Gereğinden fazla bankada hesabım var ve bu hesapların çoğunu kullanmıyorum bile. Çoğu yılda 1 ya da 2 kere işime yarıyo o kadar. Bunlardan biri de Vakıfbank ve ben de kışlık elbisesinde para bulan kişi sevincini yaşamak için hesabımı kontrol edim dedim. Ama gel gör ki şifreyi hatırlayamadım. 1. deneme , 2. deneme derken hatırlamayacağım iyice ortaya çıktı ve ben de boş vaktim olduğu için şifremi öğrenim dedim.<br />
<br />
Şifreyi unuttum ve büyük ihtimalle yenisini vericeklerdi. Bankaya girdim ve müşteri temsilicisiyle görüşmek için sıra numarası aldım. Sıra bana geldiğinde şifremi unuttum dedim ve benden banka kartı ile kimliğimi istedi ve "telefonun yanında mı" dedi. Telefonum zaten hep yanımda (ayrı bi isyan konusu) ve doğal olarak istediği şeyleri verdim. Benim işlemlerimi yaparken ben de tabii ki ekrana bakıyodum. Sonuçta tam olmasa da bilgisayar mühendisiyiz ve bizim de edicek 1-2 lafımız var .<br />
<br />
Ekrana bakarken ilk güvenlik hatasını gördüm.Kullanılan işletim sistemi : Windows XP . Bu işletim sisteminin güvenirliliği zaten sıkıntı , yani hemen virüs bulaşabilir ve en önemli kısmı ise XP ye artık Microsoft destek vermiyo. Yani yeni çıkan bi virüs karşısında Microsoft un Windows XP kullananlar için tek dediği şey "Ne haliniz varsa görün!". Tam emin değilim ama sanırım bilgisayarda antivirüs yoktu. XP yerine windows 7 ya da daha da garanti olarak Linux (belki Pardus) kullanılabilirdi.Daha da kesin çözüm ise paket program kullanmak.<br />
<br />
İkinci en büyük saçmalık ise tarayıcı olarak Internet Explorer 6 kullanılması. Internet Explorer ın 10. versiyonu çıktı ve bir sürümden sonra zaten XP desteklemiyo. IE6 bi zamanlar internet cafe lerde popülerdi ve tabii ki çok yavaş. Benim işlemleri yaptığı sırada yaklaşık olarak her 3 işleminden 1 inde tarayıcı donuyodu ve bu beni kanser edebilecek bi durum.<br />
<br />
Bir büyük saçmalık ise yavaşlık. İşlemler olurken sayfa o kadar geç yükleniyoki neredeyse 56K modem hızında.Normalde işlemlerin çok hızlı olması gerekir ve işlemler biraz bile yavaşladığında "acaba server ile client arasına biri mi girdi" diye şüphenilmesi lazım. Ama ben "internet çok yawaş heralde" dediğimde sayın müşteri temsilcisi "karşı taraf geç cevap veriyo " dedi.Yani o da bu duruma çoktan alışmış ve kabullenmiş.Yani aradaki konuşmaları birisi izliyomu dinliyomu kimsenin umrunda değil.<br />
<br />
Güvenlik konusunda çok fazla "uzman" sayılmayacak biri olarak benim o sisteme yapabileceklerim : keylogger tarzı uygulama ile müşteri temsilcisi , kredi kartı , banka kartı , falan filan şifresi ele geçirmek.<br />
Ağ bağlantısını izleyerek de aynı şeyler kolaylıkla izlenebilir. Bunun için güvenlik görevlisi ile biraz muhabbet kurmanız yeter artar bile.<br />
Bu yazdıklarım Vakıfban Kağıthane Şubesi için geçerli ve sanırım diğer Vakıfbank şubelerinin de bu şubeden hiçbir farkı yok. Eğer ki Vakıfbank tan 100.000 kredi kartı bilgisi ve şifresi çalındığında o listede yer almak istemiyosanız Vakıfbanktan kurtulmaya bakın.<br />
<br />
Ayrıca bir başka düşüncem ise Vakıfbank ın güvenlik için hiçbirşey yapmadığı . Eğer ki Vakıfbank tan herhangi bir yetkili bu yazıyı okur ve sistemlerinin ne kadar güvenli olduğunu anlatan bir "otomatik mail" atmak isterlerse mail adresim : metinogtem@gmail.com<br />
<br />
Bu arada sonuç olarak söylemeyi unuttum. Bütün bu işlemler sonunda eski şifrem telefonuma mesaj olarak geldi ve mesaj geldiğinde Internet Explorer sayfası donmuştu ve müşteri temsilcisi bana "hee . Tamam geldiyse sorun yok. Burda ben göremiyorum" dedi ve "kolay gelsin " diyerek oradan uzaklaştım ve hesabım boşmuş :(<br />
<br />metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-57811873385519372682012-11-01T14:03:00.001-07:002012-11-01T14:03:18.519-07:00Windows 8 ve Yazılımcı Pazarı<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://www.indiamike.com/files/images/62/34/11/mundra-main-bazaar.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="140" src="http://www.indiamike.com/files/images/62/34/11/mundra-main-bazaar.jpg" width="200" /></a></div>
<br />
Merhaba . Şu an normalde yüzlerce sayfa pdf okumam gerekiyo ama ben kendimi boş bişi yapmadığıma inandırarak pdf okumamak için bunu yazıyorum.<br />
<br />
Konumuza gelirsek. Windows 8 ilk olarak Steve Balmer (bu adam ayrı bi yazı konusu , herşeyiyle) ın ağızından kaçtı ve Microsoft tan anında bi yalanlama , düzeltme , kıvırma açıklaması geldi. Ama sonunda Windows 8 çıktı. Windows 8 bildiğimiz Windows lardan değil çünkü artık bir Market i var ve bence bu market olayı bile sadece Windows 8 in çıkma amacı olabilir. Bu market sayesinde insanlar MAC , IOS , Android de olduğu gibi uygulama satabilecek , yayımlayabilecek falan filan .<br />
<br />
Bir diğer şey ise windows 8 in fiyatı . Normalde Microsoft her windows çıkardığında fiyatı saçma bir şekilde yüksek koyar ve şirketler bu windows u orjinal kullanmak zorunda olduğu için Microsoft tonlarca para kazanır. Yani burda denmek istenen şu "Şirketler mecbur orjinal alcak , bireysel kullanıcılar orjinal almassa sorun değil , alırsa da bedavadan para gelmiş olur". Ama bu windows sürümünde bundan vazgeçtiler ve daha çok bireysel e yönlendiler. Olması gereken de bu zaten . Şimdi sitelerinde yer alan bir "hata" yüzünden haftalardır <a href="http://shiftdelete.net/29-tlye-windows-8-sahibi-olun-40762.html">windows 29TL ye alınabiliyo</a>. Bu hata bence hiç inandırıcı değil.Aslında bi hata değil de gizliden promosyon bence.<br />
<br />
İşte burdaki amaç geliştirici kazanmak . Yani eğer ki uygulama market in varsa bunu dolduracak insan da lazım. İşte bunlar da geliştiriciler.Piyasada birçok geliştirici var ve bunlar hem çalıştıkları kurum adına hem de kendi adlarına uygulama geliştiriyolar ve şirketlerin bu insanları kendi platformları için uygulama geliştirmeye yönlendirmesi lazım.Microsoft da bu yazılımcı pazarında kendi platfromuna uygulama geliştiricek adam arıyo ve bu da bir şirket için çok doğal.<br />
<br />
Ben de bi geliştiriciyim ve yazılımcı pazarında stand ın önünde olmasa da arkaya yakın bi yerde yerim var. Bütün platformlara da aynı ciddiyetle uygulama geliştiremeyeceğim için Microsoft un bir "Moco" su olması gerekiyo.Şu an için Microsoft un Windows 8 ine uygulama geliştirmedim ve şu an için öyle bir planım da yok .<br />
<br />
Çünkü :<br />
1) Microsoft biraz geç kaldı . Benim şimdi daha çok odaklandığım Android , IOS gibi platformlar var ve bunlarda kendimce yeterli bi seviyeye gelmem lazım . Yani durduk yere vakit ayıramam . <br />
2) Android ve IOS kendini uygulama marketi (AppStore) olarak gerçekten kanıtladı ve Windows 8 daha yolun başında. Microsoft a da o kadar bağlı biri olmadığım için bu kendini kanıtlama sürecinin içinde olamam.<br />
3) Çok saçma olarak Visual Studio paralı (yersen) . Android geliştirirken Eclipse , IOS geliştirirken XCode bedava ama Microsoft efendi uygulama geliştirmem için de para istiyo.<br />
<br />
Görüldüğü gibi artık olaylar uygulama marketlerine döndü. Hatta şöyle bişey bile dendi : "Windows 8 zaten markettten para kazanıcak . O 29 TL yi de bi sonraki versiyonlarında almayabilir, Bedavaya verebilirler".<br />
<br />
İşte Windows 8 in çıkmasıyla beraber şirketler bu yazılımcı pazarına daha fazla saldıracak ve kendilerine bağlı yazılımcılar arıcaklar. Bize de "oooo piti piti" yapmak kalıyo. metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-57388017590020984932012-10-23T11:54:00.001-07:002012-10-23T11:54:32.265-07:00Defterde kod derlemek . Dikkat Android içerir !<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://damyantiwrites.files.wordpress.com/2009/09/write-everyday.gif?w=500" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="154" src="http://damyantiwrites.files.wordpress.com/2009/09/write-everyday.gif?w=500" width="200" /></a></div>
<br />
Merhaba . Ne zamandır bişiler yazmıyodum , bişeyler yazim mantığıyla düşünürken aklıma okulda gördüğüm bi olay geldi ve yazim dedim.<br />
<br />
Okulda bu sene sadece 4. sınıflara ders olarak Android programlama gösteriliyo. Normalde dersin adı Android ya da programlama değil ama hoca kendi insiyatifini kullanarak derste Android anlatıyo ve bence çok da iyi yapıyo . Aslında bu dersin 3. sınıflara da gösterilmesi gerekir ama neyse , o ayrı bi konu.<br />
<br />
Dersin sanırım 4. haftasıydı ve ben de kendimce Android in başlangıç kısımlarını bildiğim için derse gitme ihtiyacı görmedim . Ama 1 aydır derse girmediğim için de "bakalım derste neler oluyo" mantığıyla derse girdim. Hoca gerçekten çok iyi birisi , pratikte işe yarayacak şeyler anlatmaya çalışıyo. Yani ilk izlenim olarak benden bayaa bi artı aldı. Dersi anlatırken doğal olarak kaynak takip ediyo ve yine doğal olarak gösterdiği şeyleri kod üzerinde deniyo . Buraya kadar herşey normal ve bizim üni ye yakışmayacak şekilde güzel<br />
<br />
Ama işin ilginç tarafı sınıf arkadaşlarımın bazılarının (isim vermicem) kodları deftere yazması ve gerçekten çok ciddi biçimde yazması. Bazıları bilgisayarını getirmiş ve kodları doğal olarak yazmak ve aynı anda sonuçlarını hocanın sonuçlarıyla karşılaştırmak istiyo. Ama bi de "Onur" başta olmak üzere deftere kod yazanlar var ki ilk anda çok acayibime gitti . Çünkü ben kod yazarken hep otomatik tamamlama özelliğini kullanıyorum ve kodların çoğu kısmını da tam olarak söylemem çünkü gerek yok Eclipse benim yerime tamamlıyo . Sırf otomatik tamamlama özelliği kötü olduğu için Javascript ve PHP de soğumuştum . Bir de Android de fonksiyonlar gerçekten de çok ucun ve tasarıma bağlı olarak kodlar değişiyo . Yani bunları birleştirince deftere kod yazmak "yazıyı bulup , roman yazmaya benziyo"<br />
<br />
Tabi ki doğal olarak yapılması gereken dersi Bilgisayar Lab ında yapmak . Ama bizin okulun bi saçmalığı olarak dersler klavye başında değil de defter başında yapılıyo. İşler böyle olunca bilgisayarını getiren bilgisayarıyla , defter alışkanlığı olan defteriyle , derse ziyaret amacıyla gelenler (benim gibiler) de kafasında kodu derliyo .<br />
<br />
(Lanet olsun , milletle alay edicektim ama sonunda olay sosyal mesaja döndü , çünkü bizimkilerin bi kahabati yokmuş , yazınca anladım)metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-11998798644851545642012-09-16T17:16:00.002-07:002012-09-17T09:58:24.073-07:00E-Ticaret in önündeki En Büyük Sorun : KEYFİYET<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjaoggPZEpEKxJ1gdMgF0CiONKOTHTJiYD4Z16Xyia72A983ydoeXga2vA7VXLuIhzrD-9StRzoGjKcNvZCaM2Ge2iuOy-muGfiqwS_sOhCUXyeUn4q2-jIP0b_8Vo-rfhGzX1PeeAsu26w/s1600/IMG_20120914_135129.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjaoggPZEpEKxJ1gdMgF0CiONKOTHTJiYD4Z16Xyia72A983ydoeXga2vA7VXLuIhzrD-9StRzoGjKcNvZCaM2Ge2iuOy-muGfiqwS_sOhCUXyeUn4q2-jIP0b_8Vo-rfhGzX1PeeAsu26w/s320/IMG_20120914_135129.jpg" width="240" /></a></div>
<br />
Merhaba ... E-Ticaret konusunda çok uzman biri değilim , ama bireysel olarak ebay , gittigidiyor , sahibinden.com da hem ürün aldım , hem de sattım .. Yani bu konuda tecrübelerim var ...<br />
En son olarak hiç ihtiyacım olmamamasına karşın Gittigidiyor da bir ürün çeşidine 3 , 4 ilanda teklif verdim .. Bazılarında geçildim , bazılarında 1 - 2 TL ile kaybettim , ama o kadar da üzülmedim çünkü acil ihtiyacım değildi .. Amacım biraz da "ürün ucuz kapanırsa alırım" tarzındaydı<br />
Yine boş zamanımda teklif verdikten sonra ürün bana kaldı .. Gel gör ki 2 tane aynı ürünü kazandım ... Çok ucuza kapanmadı açık artırma ama yine de makul bi fiyata kapandı ... Ama elimde kazanılmış 2 tane listeleme vardı ve benim 1 taneye bile doğru dürüst ihtiyacım yoktu .. Ayıp olmasın diye standart bir alıcı olarak ucuz ürüne ödeme yaptım ve satıcıya listelemede söylediklerini eksiksiz olarak adresime en kısa zamanda göndermesini istedim .. Tabii diğer ilana ödeme yapmadım .. Ne için diye sorarsanız sonuç olarak cevap belli "KEYFİYETTEN" ....<br />
<br />
Daha sonra ödeme yaptığım alıcı bana mesaj attı .. "Tamam en kısa zamanda kargoya vericem" diye .. Aynı günde kargoyu yollaması gerekirken göndermedi .. Ben de sordum niye göndermedin diye ve adam "çok yoğunum , gönderemedim , yarın göndericem " dedi .. Ben de doğal olarak adamın "KEYFİNİ" beklemeye başladım .. Diğer gün de yollamadı , mesaj attım ne oldu diye . Adam cevap olarak "hastaydım , yollayamadım , kusura bakmayın , yarın yollucam dedi".. Ben zaten ürünü boşa aldığımı düşündüğüm için acaba vebal altında kalmadan nasıl ürünün satışını iptal eder , paramı geri alırım diye düşündüm ..<br />
<br />
Gittigidiyorda ürünle ilgili işlemde yazdığına göre eğer ki satıcı ürünü 2 gün içinde kargolamaz ise işlemi iptal edebiliyomuşuz .. Ben de Gittigidiyor a mesaj attım ve 2 gündür göndermediğini ve işlemi iptal edip , paramı geri almak istediğimi söyledim ... Gittigidiyor ise konuşmayı uzatıp , bana süre kaybettirdi ve satıcı o arada ürünü kargoladı ... Normalde Gittigidiyor kurallarına göre işlemin iptal olması lazımdı ama olmadı niye ? Tabii ki "KEYFİYETTEN"<br />
<br />
Ben de artık ürün kargolandığına göre iş işten geçti , bari aldığım şeyle biraz oynar , ben de satarım dedim ve kargonun takip numarasından takip etmeye başladım .. Ürün Akdenizden bi şehirden geliyodu (unuttum hangisi olduğunu) ve benim evin sorumlu olduğu YURTİÇİ KARGO OKMEYDANI ŞUBESİNE 1 günde geldi ...<br />
<br />
Ben de ürün gelicek bari , evden çıkmayim mantığı ile kargonun dağıtımının yapıldığı 1. gün evden çıkmadım .. 2. gün de "Dün gelmediyse bugün kesin gelir " mantığıyla yine evden çıkmadım .. 3. gün de gelmeyince "Artık gidim de bi sorim" dedim .. Gittiğimde bana ürünün dağıtımda olduğunu (3 gündür dağıtıma çıkıyıo ama eve gelmiyo) ve dağıtımdan saat 7 de gelceklerini söylediler .. Ben de "dağıtımdaymış , gelir bugün , gelmezzse de 7 den sonra şubeye gelir alırım " dedim ... Saat 7 ye kadar heyecan içinde (artık ne kadar kaldıysa) bekledim ve kargo gelmeyince şubeye gittim ...<br />
<br />
Dağıtımdan sorumlu olan AMCA ya neden dağıtımda gelmediğini sordum . O da "yarın gelicektim" dedi , yani Cumartesi ... Ben de şubenden kendim ürünü aldım ve eve geldim .. Peki kargoyu dağıtan AMCA neden 3 gün bana kargomu getirmedi ?? Tabii ki "KEYFİYETTEN" ..<br />
<br />
Yazıdan da anlaşılacağı gibi e-ticaret konusunda keyfiyetten işler çok aksıyo .. Eğer ki ben gereksiz yere 2 tane ürüne teklif vermeseydim adamın ürünü 1 hafta boşu boşuna listelenmiş olmucaktı .. Eğer ürünü aldığım adam ürünü hemen yollasaydı ben extradan 2 gün beklemiş olmucaktım . Eğer ki dağırımdan sorumlu AMCA kargoyu ilk gün getirseydi ben extra 2 gün beklemicektim ...<br />
<br />
Peki ben bu ürünü bir teknoloji mağazasından ya da elden alsaydım bu kadar sorun , bekleme olucakmıydı ?? Tabii ki hayır .. İşte özellikle ülkemizde E-Ticaretin önündeki en büyük sorun bence "KEYFİYET" ve işin kötüsü bunu sadece 1 kişi yada 1 taraf yapmıyo , 2 taraf da yapıyo ve birbirine zarar veriyo ... Yani internetin asıl amacı olan kolay , hızlı ve güvelilir erişime ters düşüyo..<br />
<br />
Bu üründen sıkılıp satmaya çalışacağımda da aynısı olabilir .. Umarım ben satana kadar herşey düzelir :)<br />
<br />
EKLEME : Bu gün Gittigidiyordan mesaj geldi .. Gelen ürünü onaylamamışım ve ben onaylamayana kadar da para satıcıya gitmez ... az önce onayladım ve satıcı yaklaşık 2 gün boşuna beklemiş oldu .. Neden pekii ?? Cevap belli "KEYFİYETTEN" :) <br />
<br />
NOT : RESİMDEKİ YER YURTİÇİ KARGO OKMEYDANI ŞUBESİ VE BİZZAT BEN ÇEKTİM.. ŞUBEYE GİRER GİRMEZ BU BLOG YAZISININ DAHA ACIMASIZINI YAZMAYA KARAR VERMİŞTİM !! metinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3457313578301370840.post-82261317447189522942012-09-14T18:12:00.000-07:002012-11-05T12:17:57.254-08:00Özgur İngilizce IOS ve Android uygulamasiMerhaba.. Önceki yazimda ozgur ingilizce ile ilgili 1-2 seyden bahsetmistim .. Simdi gelelim biraz daha teknik ve ozelliklere..<br />
Oncelikle adindan da anlisalacagi gibi ingilizce ogrenme programi... Uygulama temel olarak ezber kartlari ve test mantiginde ... İste bu kismi ingilizce ama ozgur kisi ise isin ugrastirici , uygulamin asil amaci..<br />
Normalde bir ingilizce uygulamasi indirilir . Kelimeler ezberlenir ve uygulama bir oyuna yer acmak icin silinir ..Yani kullaniciyi ceken bir albenisi yoktur.. Ama gunumuzde sosyal medyanın gücünü bilen yadan yavas yavas arkadaslarindan ogrenen birisi olarak uygulamanin sosyal olmasini istedim..ilk sosyallik olarak paylasim var .. Yani kulllanicilar kendi kelime , cumle ya da testlerini paylasir ve kullananlar da bunu paylasani bilir.. Ama soz konusu icerik komik videeo , resim yada tweet olmadigi icin kimse onem gostermez .. Daha dogrusu kimse paylasim yapmak istemez .. Ama ben bunu gec gordum .. Yani o ozellik var ve aktif :) ..<br />
İkinci kisim ise projenin uzamasina yol acan ve halaaa uzerinde iyilestirmeler yaptigim kisim ... CHAT .. Yani eger ki ingilizce ogreniceksek sadece kelime kartlari , testlerle bu is olmaz ... Ben de bunu gordum ve kendi capimda bir chat sistemi yazdim ... İsin guzel tarafi a bu sistemi fazla degistirmeden hem android hem de ios kisminda kullanabiliyo olmam ...<br />
Şu an uygulamada en çok sevdigim ve diger kullanicilarin da en cok sevdigini bildigim ozelligi chat ..chat sisteminin gelismesini biraz anlatmak gerekirse ve tabii ki planlar ...<br />
İlk olarak sadece ozel chat vardi .. Yani siz online oluyordunuz ve diger bir kisinin de online olmasini bekliyorduuz. .. Eniyi ihtimalle sansa birisi de chat bolumunde olur ve oel chat yaparsiniz..<br />
Daha sonra ise kimsenin ozel chta yapmamasi dolayisiyla ACİK CHAT bolumu ekledim .. Boylece sitelerde olan chat ozelligii gibi herkez ortaya yazabilecekti .. O ozellik uygulanaya biraz canlilik kazandirdi ama hickimse yine denk gelemiyordu.. Yani 1 saat once Hİ yazan insana en erken Ben Hİ yaziyordum kii , tahmin edilecgi uzere muhabbetlerin yuzde 80 i hi , hello , kimse var mi tarzinda geciyodu . Bir diger en onemli sorun ise iceriklerin artmasi ve iceriklerin 0 dan baslayarak yuklenmesi .. Yani eger ki yeni birisiyle konusucaksaniz uygulamanin yapildiktan o gune kadarki konusmalarin yuklenmesini beklemeniz gerekiyodu ve beklemek her zmankotudur..<br />
Bekleme sorununu da cozdum .. Buna gore chat ilk acildiginda en son yazilan 10 icerik goruntulenecek , eger ki kullanici isterse gecmis konusmalari DAHA FAZLA butonuna basarak gorucek ...bu sorun halaaa ios versiyonda var ve en kisa zamanda guncelleme sart . Fakat android versiyonunda coktan cozuldu..<br />
Son olarak da en buyuk sorunlardan biri olan kulanicilarin birbirlerine denk gelememe sorunu.. O sorunu cozmenin en akillica yontemi tabii ki PUSH NOTİFİCATİON fakat adam gibi bir push notification altyapisi hazirliyacak kadar zamanim yoktu , cunku sorunu hemen cozmem lazimdi.. İste osorunun cozumu icin hazir bir API kullandim ve su ana kadar mukemmel olmasada yeterince calisiyo..buna gore eger ki kullanici aksini belirtmedibi taktirden yazilanlari hepsi PUSH NOTİFİCATİON olarak diger kullanicilara gidiyo ... Boylece birisi Hİ yazdiginda ona cevap verecekinsanlar oluyo ... Onun da kucuk sorunlari oldu .. Yani ben hi yazdigimda ddigerlerine gidecek ama 100 kisiye ayni anda gonder demek , programin en az 10 sn donmasi demek .. Bunu da async task ile cozdum ..<br />
Birde tabii chat sistemlerinin olmazs olmazi BANLAMA sistemi .. Yani gerek yok, ingilizçe , ogrenmek ,emek falan derken gerek gormedim amammecbur kaldim ve iyiki yapmisim ... Bu sisteme gore bir kullanici begenmedigi bi kullaniciyi sikayet edebilir , ben de gelen sikayeti degerlendiriim ve uygun gorursem adami banlarim .. Adam da bi daha yorum ekleyemez , sadece okur .. Bu sistemi yaparken suna da karar verdim ki : ben her zaman sistemin basinda olmucam .. Yani millet kufur edicek ama benim haberim is isten gectikten sonra olacak .. İste bu sorunu da cozmek icin soyle bi sistem kurdum .. Eger ki farkli kullanicilardan olmakuzere 3 tane şikayet alan kullanici gecici banlimsayilir .. Boylece olay aninda canli mudahale olur .. Ben de duruma gore , keyfime gore karar verirm ...<br />
Teknikten cok mantik anlattim ama zaten beni biraz da zorlayan taraf da mantik oldu ... Uygulamayla beraber ben de bisiler ogreniyorum l. Su ana kadar uygulamaya 8 tane versiyon yaptim ve googlemplay a yolladim...<br />
Sorular , falanlar , filanlr icin mail adresim : metinogtem@gmail.commetinogtemhttp://www.blogger.com/profile/13935935584711520346noreply@blogger.com1